Ahirette yakınlarımızla görüşebilecek miyiz?

Bilindiği üzere İslam dininin imân esaslarından birisi de âhiret gününe inanmaktır. Yüce Allah’ın yarattığı her şeyin bir ömrü olduğu gibi, bu dünya hayatının da bir sonu vardır. Bu âlem ve üzerindeki bütün varlıklar belirli bir süre için yaratılmıştır. Bir gün gelecek ne bu âlemden ve ne de üzerindeki yaratılmışlardan bir eser kalacaktır. Kâinattaki bu mükemmel nizam bozulacak, sonrasında da âhiret denilen âlem başlayacaktır. Âhiret inancı, hak dinlerin hepsinde mevcut olan bir inançtır. Bütün peygamberler tarafından teyid edilmiş bir esastır. Ahirette cennet ehli, kendileri gibi inançlı ve iyi ahlaklı aile bireyleriyle beraber olacaklardır. Kişi sevdiğiyle beraberdir. Burada önemli olan husus, iman kardeşliğidir. Kendi ehlinden de olsa imanı olmayanlar birlikte bulunamaz. Tur Suresi'nin 21. ayetinde şöyle belirtilmektedir: "İman eden ve nesilleri de iman konusunda kendilerinin yoluna uyanlar var ya, biz onların nesillerini kendilerine kattık. Bununla beraber onların amellerinden hiçbir şey eksiltmeyiz. Herkes kazandığı karşılığında rehindir.”

---

Osmanlı Devleti’nin 9. Padişahı Yavuz Sultan Selim’in Vefatı. (1520)

---

Ey iman edenler! Kazandıklarınızın ve sizin için yerden çıkardıklarımızın iyilerinden verin. Kendinizin ancak içiniz çekmeye çekmeye alabileceğiniz âdi şeyleri hayır diye vermeye kalkışmayın. Bilin ki Allah zengindir... (Bakara, 2/267)

Editör: Ammar Esenkal