“Elhamdülillah” ne güzel bir kelimedir. Allah’ın hükmüne razı olduğumuzun en güzel ifadesidir. Örneğin namaz kılarken okuduğumuz Sübhaneke duasında ve Fatiha suresinde hamd ifadesi çokça geçer. Günde beş vakit eda ettiğimiz namaz sayesinde dilimiz ve kalbimiz hamd etmeyi öğrenir. Bununla birlikte önemli bir işe başlarken de bitirirken de hamd etmek Müslümanın ahlaki özelliğidir.

Peygamberimiz hoşuna giden bir şey gördüğünde, “Hamdolsun Allah’a ki yararlı şeyler O’nun nimetiyle tamamlanır” derdi. Hoşlanmadığı bir şey gördüğünde ise, “Her hâlükârda Allah’a hamd olsun” derdi. (İbn Mâce, Edeb, 55) Buna göre hamd her işte Allah’ı hatırlama ve onun yüceliğinin farkında olmak demektir. Şükür kelimesi ile hamd kelimesi bazen aynı anlamda kullanılsa da aslında birbirinden farklıdır. Şükür, verilen nimetler için minnettar olmaktır. Mümin her türlü nimet için şükreder. Hamd kelimesi ise şükür kelimesinden daha geniş anlamdadır. Hamdetmek müminin ayrıcalıklı vasfıdır. Mümin varlıkta da yoklukta da Allah’a hamd eder: “Bizi bu nimete kavuşturan Allah’a hamdolsun. Allah bizi doğru yola iletmeseydi biz doğru yolu bulamazdık.” (A’râf, 7/43)

Editör: Mehmet Çalışkan