Hızla geçip giden dünya hayatı, inançlı insanlar için ahiretin kazanıldığı bir tarladır.

Orada, insanın duygularını cezbeden nefsani arzular ve kendisini esir alabilecek maddi menfaatler de vardır. Kalıcı yurt olan ahiret hazırlığı da orada yapılır. Ki bu dünyaya gelişimizin amacı da odur. Cennet de orada kazanılır, cehennem de. Oradaki zevklere düşüp ahireti unutmak da yanlıştır, dünyadan el etek çekip, uzak durmak da. Doğru olan Allah’ın izin verdiği ölçülerde dünya nimetlerinden faydalanıp ahireti kazanma gayesini unutmamaktır. Gerçek zühd ve zahidlik bir lokma bir hırkayla zillet ve acizlik içinde yaşamak değildir. Allah Resûlü’nün buyurduğu gibi “Zâhid olmak (dünyaya rağbet etmemek), kişinin helâl olan şeyleri kendisine haram kılması veya malını dağıtıp tüketmesi demek değildir. Bilakis zahid olmak, elinde olan şeylere, Allah katında olanlardan daha fazla güvenmemek demektir.” (İbn Mâce, Zühd, 1) Çünkü müslümanlardan beklenen ahireti hedef edinerek dünya hayatını imar etmek için çalışmasıdır.

SÖZÜN ÖZÜ

Çocuklarınızı kendi zamanlarının şartlarına göre yetiştirin.

Hz. Ali (r.a.)

Menfaat sandalyeye benzer: Başında taşırsan seni küçültür, ayağının altına alırsan yükseltir.

Cenap Şahabettin

Editör: Mehmet Çalışkan