İstanbul Müftülüğü yayını Din ve Hayat dergisi 2022 senesinin Yaz/45. sayısında, "Boğaziçi" dosya konusuyla okuyucularıyla buluştu.
İki büyük kıtayı birbirinden ayırırken iki denizi birbirine bağlayan İstanbul Boğazı’nın Anadolu ve Rumeli kıyılarındaki yerleşiminin adı Boğaziçi. Dosyada Peygamber müjdesine nail olanların Kerim Kitap’tan aldıkları ilham ile belde-i tayyibenin imar ve inşasına katkılarıyla her milletten insanın esenlik içinde yaşadığı Boğaziçi kültürü; sarayları, köşkleri, camileri, tekkeleri, çeşmeleri, mesire yerleri, anıt ağaçları ile Boğaziçi’ni Boğaziçi yapan biricik hususiyetler, farklı ilim ve sanat dalları muvacehesinden ele alındı.
Romanlarda, şiirlerde, eski zaman musikisinde Boğaziçi yad edildi. Tozlu arşiv yaprakları arasında yakalanan Boğaziçi sakinlerinin gündelik hayatına dair notlar paylaşılırken, Kandilli’de doğup büyüyen şimdinin sakinleriyle yapılan samimane söyleşiye yer verildi.
Boğaziçi’ne dair okuma yapacaklara Boğaziçi etrafında gelişen zengin literatürden tatmin edici bir seçki sunan Din ve Hayat, "Bir Boğaziçi müzesi kuramaz mıyız?" sorusunu da yeniden gündeme getirdi.
Bu sayının, kıyıları, koyları, tepeleri, ağaçları, rüzgarları, mehtapları ve daha nicesiyle Boğaziçi’nin varlığında tecelli eden Cemal’i idrak ve etrafında gelişen medeniyetle birlikte onu muhafaza şuuru için katkı sunacağı bildirildi.
