Bir İslam şahidi: Kurtuba Ulucamii

Temellerini, tabiûndan yirmi sekiz kişinin bereketli elleriyle kazdığı, Câmi-i A’zam olarak da anılan Kurtuba Ulucamii, Endülüslü Müslümanların gözünde daima ayrıcalıklı bir yerde olmuştur. Ülkenin pek çok yerinden insanın akın ettiği bu cami, bünyesindeki eşsiz kütüphaneye ve beytülmale bakılırsa idari, askerî, sosyal ve kültürel hayatın da nabzını tutmuştur. 1236’da şehrin İspanyollara teslimiyle cami olmaktan çıkmış olmasına rağmen bu abidevi yapı, bugün hâlâ mescid olarak anılmaktadır. Eski coşkun günlerinin aksine sessiz bir katedral ve müze olsa da mihrap kemerine işlenmiş şu ayetle ziyaretçilerine hakikati hatırlatmaya devam etmektedir: “O, kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan Allah’tır. O, mülkün gerçek sahibi, kutsal (her türlü eksiklikten uzak) barış ve esenliğin kaynağı, güvenlik veren, gözetip koruyan, mutlak güç sahibi, düzeltip ıslah eden ve dilediğini yaptıran ve büyüklükte eşsiz olan Allah’tır. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır.” (Haşr, 59/23)

---

31 Mart Vakası (1909)
 

Editör: Mehmet Öztürk