“Haber getiren” anlamındaki Farsça “peyâm-ber” kelimesinden türemiştir. Eski Türkçede “yalvaç” denilirdi.
Allah’ın buyruklarını ve öğütlerini muhataplara (insan ve cin) bildirmek üzere seçtiği yüksek vasıflı elçidir.
Kur’ân-ı Kerîm’de peygamber karşılığında nebî (haber veren), resûl (mertebesi yüksek olan; açık seçik yol) ve mürsel (gönderilmiş kişi) kelimeleri kullanılmıştır.
Ayrıca “müctebâ, mustafâ, meb‘ûs” kelimeleri de peygamber yerine kullanılmaktadır.
Kitap ve şeriat verilen elçilerin “resul”, onların getirdiği kitapla dine davet etmesi için vahiy alanların “nebî” olduğu kabul edilir.
Allah (cc) peygamber göndermeden insanları sorumlu tutmayacağını beyan etmiştir. (İsrâ, 17/15)
Resul kelimesi ayrıca Allah ile yaratılmışlar arasında elçilik yapan “melekler” içinde kullanılmıştır.
Âlimlerin çoğunluğu peygamberlerin meleklerden üstün olduğu görüşündedir.
Kur’an’da adı zikredilen peygamberler;
Hz. Âdem, Hz. İdrîs, Hz. Nûh, Hz. Hûd, Hz. Sâlih, Hz. İbrâhim, Hz. Lût, Hz. İsmâil, Hz. İshak, Hz. Ya’kûb, Hz. Yûsuf, Hz. Eyyûb, Hz. Şuayb, Hz. Mûsâ, Hz. Hârûn, Hz. Zülkifl, Hz. Dâvûd, Hz. Süleyman, Hz. İlyâs, Hz. Elyesa’, Hz. Yûnus, Hz. Zekeriyyâ, Hz. Yahyâ, Hz. Îsâ ve Hz. Muhammed’dir.
Kur’an’da adı geçen “Üzeyir, Lokman ve Zülkarneyn’in” peygamberliği konusunda ihtilâf vardır.
Peygamberlerin Özellikleri;
a) Mucize göstermek
b) “Tebliğ” Vahiy almak ve iletmek
c) “Fetânet” Ruh ve akıl sağlığına sahip olmak
d) “Vehbîlik” Allah tarafından seçilmiş olmak
e) “İsmet” Günah işlemekten korunmuş olmak
f) “Sıdk-Emanet” Doğru sözlü ve güvenilir olmak
Next





