De ki: “Bu mu daha hayırlıdır, yoksa Allah’a karşı gelmekten sakınanlara va’dedilen ebedîlik cenneti mi?” Orası onlar için bir mükafaat ve varılacak bir yerdir. Ebedî olarak kalacakları o yerde onlar için diledikleri her şey vardır. Bu Rabbinin uhdesine aldığı, (yerine getirilmesi) istenen bir va’didir. (Furkân, 25/15-16)

Önceki ayette inkârlarından dolayı cehenneme gidenlerin orada ölmeyi defalarca isteyecekleri zikredilir. Bunun akabinde ise iman ile donandıktan sonra takvâ ile Allah Teâla’nın (cc) emirlerine ve yasaklarına riayet edenlerin gidecekleri ebedîlik cenneti tanıtılarak, kıyaslama yapılır. O cennette müttakîlerin ebedî kalacakları da bu şekilde açıklanmış olur. Bu da hiçbir zaman vaadinden dönmeyen Yüce Allah’ın (cc) onlara büyük bir vaadidir.

Ebedî kalınacak olan cennet yurdunun anahtarını elde edebilmek bu dünyada müttakîlerden olmaya bağlıdır. Allah (cc) kesinlikle vaadinden dönmeyecek, iman edenlere cenneti mükafat olarak verecektir.

Müttakî: Allah’ın (cc) emir ve yasaklarına tam olarak uyan, günahlardan sakınan.

Huld: Ebediyet, sonsuzluk.

Editör: Mehmet Çalışkan