Sanat duygusu Allah Tealâ tarafından insana bir lütuf olarak doğuştan verilmiştir. Kur’an-ı Kerim’de geçen birçok ayette, Allah Tealâ’nın insanı en güzel biçimde ve kâinatı da yüce bir hikmetle yarattığı belirtilmiştir. Tabiatın yaratılışında ölçü, ahenk ve dengenin varlığına işaret edilmiştir. Yüce Allah sanat konusunda insanların dikkatlerini daima kendi yarattıkları üzerine çekerek, devamlı ölçü ve dengeye vurgu yapmıştır.

Hz. Peygamber’in hayatı incelenirse onun, nasıl estetik duygularla yüklü bir hayat anlayışına sahip olduğu uygulamalarından hemen fark edilecektir. Rahmet Elçisi’nin oğlu İbrahim on sekiz aylık iken rahatsızlanıp vefat etmişti. (Ebû Dâvûd, Cenâiz, 48-49) Üzülerek de olsa biricik yavrusunu kendi elleriyle mezara koymaktaydı. Oğlunun kabri başındayken kerpiçlerle örtülen mezarda bir açıklık gördü. Hemen bu açık kısmın kapatılmasını istedi. Etrafındaki sahâbîler merak edip bunun sebebini sorunca da, “Bu, ölüye ne fayda ne de zarar verir, ancak hayattakilerin gözüne hoş görünür. Biriniz bir iş yaptığında onu en güzel şekilde yapsın. Zira Allah, kişinin işini sağlam yapmasından hoşlanır” buyurdu. (İbn Sa’d, Tabakât, I, 142)

Editör: Mehmet Çalışkan