Mezhebi çatışmalardan ötürü Kayrevan’dan (Tunus) Fas’a göç eden fakih Abdullah el-Fihrî, bütün mirasını iki kızına bırakmıştı. Büyük kızı Fâtıma el-Fihriyye, babasından kalan miras ile Karaviyyîn Camii’ni inşa ettirdi. Miladi 859 yılında hizmete giren Camii, inşasından itibaren ilmî hayatın inkişafına kaynaklık eden bir eğitim ve kültür merkezi oldu. Murâbıt hükümdarlarından destek alan Karaviyyîn Camii, dinî ve dünyevi ilimlerde ihtisaslaşan ders halkaları ve zengin kütüphanesiyle zaman içerisinde üniversite özelliği kazandı. Bir cazibe merkezine dönüşen Karaviyyîn Medreseleri İslâm dünyasının dört bir yanından âlimleri eğitim kadrosuna dâhil etmiş, İbn Haldûn, İbnü’l-Hatîb, İbn Battûta gibi asırlar boyunca ufkumuzu aydınlatacak âlimler yetiştirmiştir.

Karaviyyîn Medreseleri, 1088 yılında kurulan ve Avrupa’daki en eski üniversite kabul edilen Bolonya Üniversitesi’nden 229 yıl önce hizmete girmiştir. Fâtıma el-Fihriyye, babasından kalan maddi ve ilmî miras ile dünyadaki ilk üniversitenin temellerini atan Müslüman kadın unvanıyla tarihe geçmiştir.

SÖZÜN ÖZÜ

Malın doğru olmayan yerde harcanması savurganlık ve israftır. Bu sahibini dünyada yüceltir, ama ahirette alçaltır; insanlar arasında onurlandırır, ama Allah katında küçültür.

Hz. Ali (r.a.)

Editör: Mehmet Çalışkan