Hanefî ve Şâfiî mezhebine göre vekil, hac veya umre vazifelerini eda esnasında dem (koyun veya keçi kesmek), bedene (deve veya sığır kesmek) veya sadaka gerektiren bir yasağı ihlal ederse söz konusu cezaların bedelini kendisi öder. Zira ceza gerektiren yasakları bizzat kendisi ihlal etmiştir, bunun müvekkille (yerine haccedilen) bir ilgisi yoktur.
Diğer taraftan ihsâr (ihrama girildikten sonra irade dışı gerçekleşen bir engel dolayısıyla umrede tavafı veya hacda Arafat vakfesinin yapılamaması) nedeniyle kesilecek olan kurban, adına haccedilecek kişinin (müvekkil) malından karşılanır. Zira ihsârda vekilin herhangi bir kusur ya da ihmali yoktur. (Kâsânî, Bedâ’i, 2/215; Aynî, el-Binâye, 4/476; Zekeriyyâ elEnsârî, Esne’l-metâlib, 1/456; Uceylî, Hâşiyetü’l-cemel, 2/393-394)