Vakfımızın gönüllüsü olarak pek çok faaliyet alanımızda bizimle birlikte milletimizin yardım elini ulaştırmanızı isteriz.” dedi.

Türkiye Diyanet Vakfı Özel Destek Akademi öğrencilerine yönelik Ankara Ümitköy Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Milli İrade Uluslararası Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinde düzenlenen yarıyıl kamp programı kapsamında öğrencilere hitap eden Serenli, geçmişten bu yana tarihimizde önemli roller üstlenen gençleri anlattı.

Türkiye Diyanet Vakfının yaptığı çalışmalardan bahseden Serenli, vakfın eğitime verdiği desteğin öncelikli faaliyetleri arasında yer aldığını vurguladı. Serenli, gençliğe yönelik yapılan tüm çalışmaların daha güzel bir geleceğe adım atmak ve İslam dünyasında yaşanan pek çok eksikliğin giderilmesi amacıyla gerçekleştirildiğini belirtti.

Kampa katılan öğrencileri “Türkiye Diyanet Vakfının akademik temsilcileri” olarak gördüklerini söyleyen Serenli, şöyle konuştu:

“Özel Destek Akademi Programı kapsamında farklı fakültelerde okuyan siz değerli öğrencilerimizle bir aradayız. Her biriniz ayrı bir gençsiniz, gençlik çağındasınız, hayatınızda yaşayacağınız birçok safha bu yaşta yaşanacaktır. Eğitiminizi bu yaşta alıyorsunuz, birtakım örf ve adetleri bu yaşta yaşamaya başlıyor, gelişmelerinizle ilgili pek çok şeye bu yaşta karar veriyorsunuz. Bulunduğunuz zamanlar sizler için çok önemli, gençlik önemli. Bununla ilgili, Peygamber Efendimiz (s.a.v) gençliğini nasıl geçirdiğinin ahirette mutlaka sorulacağını bizlere söylüyor.“

“İlk Müslümanlar gençler ve mazlumlardı”

İslam tarihine bakıldığında ilk dönemlerde Peygamber Efendimize (s.a.v) ilk iman edenlerin gençler ile toplumun mazlum ve mağdur kesimleri olduğuna dikkat çeken Serenli, İslam tarihinde gençlerin önemli bir konumda olduğunu vurguladı. Serenli konuşmasını şöyle sürdürdü;

“İslam tarihinde özellikle gençlerin çok önemli bir yeri var. Peygamberimizin çağrısına ilk karşılık verenlerin ve iman edenlerin büyük çoğunluğu gençlerden oluşuyor ve İslam’ın yayılmasında da gençlerin önemli fonksiyonları olmuştur. Genç sahabelerin İslam’ın yayılmasında büyük katkıları olmuş ve buna ek olarak pek çok zaman öncülük etmişlerdir. Onlar İslam’da kendilerini bulmuşlar ve onun için Peygamberimiz (s.a.v) etrafında kenetlenmişlerdir.

Anne-babalar ne kadar büyüseler de evlatlarını hep küçük bir çocuk olarak görüyorlar ama asıl cevher gençlerde. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bunu keşfetmiş ve bugün çok erken diyebileceğimiz yaşlarda önemli sorumlulukları gençlere vermiştir. Mesela bazı örneklerden size bahsetmek istiyorum. Hz. Ali ilk Müslüman olduğunda 10 yaşındaydı, Abdullah bin Ömer ve Ubeyde bin Cerrah 13 yaşında, Ukbe bin Amr 14 yaşında, Cabir bin Abdullah ve Zeyd bin Harise 15 yaşında, Abdullah bin Mesud ve Habbab bin Eret ve Zübeyr bin Avvam 16 yaşında, Talha bin Ubeydullah, Erkan bin ebil Erkam, Saad bin Ebi Vakkas, Esma binti Ebubekir 17 yaşında, Muaz bin cebel ve Musab bin Umeyr 18 yaşında, Ebu Musa El Eşari 19 yaşında, Cafer bin Ebitalib 22 yaşında, Osman bin Affan, Ebu Ubeyde, Ebu Umeyre ve Hz. Ömer bunlar 25 ile 30 yaş arasında Müslüman olmuşlar. Bu isimlerden niceleri var ve hepsi genç yaşlarında Müslüman olmuşlar. Ve bu genç yaşlarında Peygamber Efendimiz (s.a.v) tarafından farklı bölgelere birer komutan, vali, öğretmen ve bunun gibi pek çok sorumluluklar üstlenmişlerdir.”

Öğrencileri Türkiye Diyanet Vakfının gönüllüsü olmaya davet eden Serenli, “Türkiye Diyanet Vakfı olarak iyilik yolundaki yürüyüşümüzü siz gençlerimizle birlikte sürdürmek, yaptığımız çalışmaların nelere vesile olacağını yakından görmenizi isteriz. Bu anlamda sizleri Vakfımızın gönüllüsü olarak Ramazan, Kurban ve pek çok faaliyet alanımızda bizimle birlikte milletimizin yardım elini ulaştırmanızı isteriz. Sizler de bu iyiliğin parçasısınız. Bu ümmetin sizlerden çok büyük beklentileri var, sizlerin bu beklentileri karşılıksız bırakmayacağınıza inanıyor, yanınızda olmaya gayret gösteriyoruz” diye konuştu.

Editör: Mehmet Çalışkan