Sırat ve istikamet

Allah ve resulüne uyma, Allah’ın kitabı, İslâm, iman, din, hak, cenneti hak etmiş olanların yolu, kurtuluşa ulaştırıp cennete götüren yol gibi anlamlara gelen sırat’ın etimolojisinden hareketle yapılacak en kapsamlı tanımı “aşırılığa kaçmayan doğru yol” şeklindedir. İstikamet sahibi insan, davranışlarında aşırılıklardan uzak olan, dengeli bir hayat tarzını kararlı bir biçimde sürdüren kimsedir. Günümüzde İslam’ın güzelliklerinin Müslümanların hayatlarında tam olarak tezahür etmemesi, haklı olarak, çokça dillendirilen bir konudur. "Rabbimiz Allah’tır." deyip sonra da istikamet üzere yaşayanlar”, inanç ve davranışlarında bütünlüğü sağlamış insanlardır. Allah katında makbul bir dinî hayat, bu bütünlüğü sağlamaktan geçmektedir. Hz. Peygamber’in “Sana emredildiği şekilde istikamet sahibi ol!” (Hud, 11/112.) emrinin kendisini yaşlandırdığını belirtmesinden de istikametin zorluğunu anlayabiliyoruz. Kur’an-ı Kerim’de istikamet üzere olanların dünyada şöyle ödüllendirileceği ifade edilmektedir: “Eğer istikamet üzere olurlarsa onları nimetlere boğarız.” (Cin,16-17.)

---

O, göklerden sizin için su indirendir. İçilecek su ondandır. Hayvanlarınızı otlattığınız bitkiler de onunla meydana gelir. (Nahl, 16/10)

Editör: Ammar Esenkal