Şehitlik en yüce makam

Şehit “şahit olan, hazır bulunan” demektir. Yeri ve zamanı geldiğinde canından daha mukaddes bildiği dini, milli ve manevi değerler uğruna dünyadan ve dünyadaki her şeyden vazgeçip canını ortaya koyan kimseye şehit denilir. Allah, şehitlerin yaptıklarının boşa çıkarılmayacağını, onların muratlarına erip cennete gireceklerini haber verir. Allah’ın şehitlere tanıdığı imtiyaz, onların şehit düşme anlarından itibaren başlar. Onlar ölüm acısını neredeyse hiç hissetmezler, Peygamberimizin ifadesiyle ölüm onlara bir çimdik acısı kadar hafif gelir. Allah Resûlü, şehitlerin yaptıkları ibadet ve amellerin de farklı değerlendirileceğini bildirir günahkâr da olsa iman ve salih niyet ile Allah yolunda savaşan ve bu uğurda canını feda eden kimse için şehitlik hem geçmişteki hataları affettirmenin hem de Allah nezdinde vadedilen derecelere erişebilmenin yoludur. Rahmet Elçisi’nin şehitliği yücelten bu sözlerinden onun inananları savaşa teşvik ettiği anlaşılmamalıdır. Onun istediği, haklı olunan yolda sebat ve cesaret gösterilmesidir.

---

Zafer Bayramı
Büyük Taarruz Zaferle Sonuçlandı (1922)
Başkomutanlık Meydan Muharebesi (1922)

---

Kim Allah’ın Kitab’ından yalnızca bir harf okursa, bunun karşılığında bir sevap alır. Sevaplar da yapılan amelin on misli olarak kaydedilir. (Tirmizî, Fedâilu’l-Kur’ân, 16)

Editör: Ammar Esenkal