Resûlullah’ın fedakâr sahabisi: Ammâr b. Yâsir

Ammâr b. Yasir, Müslüman olduğunu açıktan söyleyen ilk yedi isim arasında zikredilir. Ammâr, Müslüman olmadan evvel de Mekke’de hâkim yaşam tarzından uzak bir hayat sürdü. İman ettiğinde yaşı kırk altı olmasına rağmen gençlerle birlikte mücadele etti. Bu uğurda imanda sebatın zirvesi olan ailesini şehit verdi. Babası, annesi ve kardeşi gözleri önünde acımasızca şehit edilince yaşadığı ev ıssız kalmıştı. Evini mescit olarak bağışlayarak nice insanın imanla tanışmasına vesile oldu. Bu sayede evi, sessiz bir mekân değil; Kur’an’ın okunduğu, kelime-i tevhidin yankılandığı, namazların cemaatle kılındığı, İslami eğitimin yürütüldüğü faal bir mekân hâline geldi. Bu vesileyle “Dârü’l-Ammâr” olarak bilinen bu ev de “Dârü’l-Erkam” gibi, Mekke döneminde sahabenin talim ve terbiyesinde çok önemli bir rol oynadı. Ammâr b. Yâsir, ilk Müslümanlardan olmasının yanında Resûl-i Ekrem’in ahirete irtihaline kadarki süreçte daima onunla beraber bulunmuş ve İslam’a hizmet etmiştir.

---

Bir Hadis" “Rabbim! ... Bana hidayet et ve hidayeti bana kolaylaştır. Bana zulmeden kimseye karşı bana yardım et.” (Tirmizî, Deavât, 103)