Başkan Erbaş 2021 Tanıtım Toplantısında şöyle konuştu:

Kur’an-ı Kerim’de adı zikredilen çok kıymetli bir zaman olan Ramazan ayı, bizlere yaratılış gayemizi ve sorumluklarımızı hatırlatır.

Ramazan ayı Rahman ve Rahim olan Allah’ın bizlere lütfettiği güzide bir armağandır, bizleri insanî değerlerle ve ahlaki erdemlerle eğiten müstesna bir okuldur, mekteptir Ramazan ayı.  

Bilindiği üzere her sene Ramazan ayında yüce dinimizin ve İslam ahlakının hayat veren ilkelerinden birini gündeme taşıyoruz. Bu sene de Ramazan temasını, konusunu “Şifa Ayı Ramazan” olarak belirledik.

Mümin gönüllerde on bir ayın sultanı olarak yer eden Ramazan, bütün mahiyetiyle maddi ve manevi hastalıklarımız için bir şifa ayıdır.

Ramazan, her türlü günah ve hatadan hicret ederek ruhumuzu esaretten kurtardığımız ve böylece huzur bulduğumuz, halimizi Allah’a arz ederek aczimizi itiraf edip gurur, kibir gibi hastalıklardan kurtulmayı umduğumuz bir şifa ayıdır.

Ramazan, “Sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe hayra ulaşamazsınız.” buyuran Rabbimizin ikazı doğrultusunda hayır-hasenatımızla, yoksul, kimsesiz, garip ve muhtaçların derdine derman olarak cimrilik ve bencillik hastalığımızı tedaviye yöneldiğimiz bir şifa ayıdır.

Haddizatında bütün ibadetler; namazlarımız, zekatlarımız, oruçlarımız, dualarımız, mukabelelerimiz, hatimlerimiz, sadakalarımız manevi olarak bizleri güçlü kılan, kalbimizi arındıran, umudumuzu artıran, zorlukların üstesinden gelmede bize güç veren nimetlerdir.

Peygamberimiz (s.a.s.) “Oruç sabrın yarısıdır.” buyurarak bir taraftan orucun arzu ve ihtiraslara karşı bir irade eğitimi olduğunu, diğer taraftan “Her şeyin bir zekâtı vardır bedenin zekâtı da oruçtur.” Hadisi Şerifi ile de orucun bedenimiz için sıhhat, ruhumuz için ise manen arınma vesilesi olduğunu belirtmiştir.

Daha çok ailemizle geçireceğimiz bu dönemi aile bağlarımızı güçlendirmek için fırsat olarak görmeliyiz. Ramazan’ın manevi güzelliklerini evlerimizde aile bireylerimizle birlikte yaşamaya daha çok özen göstermeliyiz. Ailemizle birlikte ibadet ederek, Kur’an okuyarak, sohbet ederek, iftar ve sahurumuzu birlikte yaparak en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Özellikle çocuklarımızın, Ramazan’ın heyecanını ve güzelliklerini daha çok yaşaması için planlar yapmalıyız.

Bu bağlamda, yayınlarıyla milletimiz için adeta bir okul haline gelen Diyanet Televizyonumuz ve radyolarımızda Ramazan’a özel programlar gerçekleştireceğiz inşallah. Ayrıca bu bereketli zamanları daha çok okumaya ve tefekküre vesile kılmak amacıyla Türkiye Diyanet Vakfımız ve Diyanet İşleri Başkanlığımızın yayınlarının herkese ulaşması için kitap kampanyaları düzenleyeceğiz inşallah.

Kıymetli kardeşlerim,

Ramazan ayı, aynı zamanda bir yardımlaşma vesilesi ve paylaşma mevsimidir.

Zekatlarımızla, fitrelerimizle, sadakalarımızla, kardeşliğimiz pekişmekte, gönüller birleşmekte ve hayat bereketlenmektedir.

Salgın sebebiyle bu sene kalabalık iftar sofralarımız olmayacak ama bu durum iftarlarımızı paylaşmaya engel değildir. Yapacağımız aynî ve nakdî yardımlarla iftar sofralarında gönüllerimizi ve dualarımızı buluşturacağız inşallah.

Türkiye Diyanet Vakfımız, Diyanet İşleri Başkanlığımız ile birlikte her yıl olduğu gibi bu sene de Ramazan vesilesiyle yardım organizasyonları yapacaktır.

“Kardeşlerini Unutma Beklenen Sensin” temasıyla yürüttüğümüz 2021 yılı ramazan programı kapsamında yurt içinde 81 il ve tüm ilçelerde, yurt dışında mağdur, mazlum ve muhtaç bölgelerde Ramazan’ın manevi iklimini yaşatacağız inşallah.

Gıda, alışveriş kartı, bayramlık kıyafet gibi hazırlıklarla toplamda 61 milyon Türkliralık yardım yapacağız inşallah.

Yardım yapmak isteyen kardeşlerimizle, yardıma ihtiyacı olan kardeşlerimizi buluşturacağız.

Paylaşmaya ve şükretmeye en çok değer verdiğimiz bu ayda fakir-fukara ve garip-gurabanın sevinci olmaya çalışacak, ülkemizde ve ihtiyaç olan yerlerde iyilik faaliyetlerinde bulunacağız. Kardeşlerimizin içtenlikle yaptıkları dualara ortak olacağız.

Türkiye Diyanet Vakfımız yurtdışında 14 ülkede 25 eğitim projesiyle 10 bine yakın öğrenciye, ülkemizde yurtdışından gelen 5 binin üzerinde öğrenciye yurtiçinden de binlerce öğrencimize eğitim desteği vermektedir.

Eğitim desteği verdiğimiz öğrenciler kendi ülkelerinde Türkiye’mizin gönül elçiliğini yapmaktadırlar. Onlar ülkelerinde ülkemizin cömertliğini anlatıyorlar.

Milletimiz zekât ibadetini genelde Ramazan ayında yerine getirmektedir.

Bu anlamda zekât verecek olan kardeşlerimize en güzel şekilde rehberlik yapmak ve zekâtlarla muhtaçları buluşturmak için Vakfımız bünyesinde ilk defa “Zekât Müdürlüğü” kurduk.

Yüce dinimizin ilkelerine, zekât ibadetinin hükümlerine tam bir bağlılıkla ve büyük bir titizlik içinde zekât hizmetlerini yerine getirmeye devam edeceğiz inşallah.

Vakfımız kanalıyla ihtiyaç sahiplerine yardım ulaştırmak isteyen vatandaşlarımız, Ramazan ayı boyunca zekat, fitre, fidye, sadaka, gıda paketi, bayramlık kıyafet, iftarlık-kumanya gibi bağışlarını www.tdv.org ve bagis.tdv.org adreslerinden online yapabileceği gibi yine il ve ilçe müftülükleri, Türkiye Diyanet Vakfı şubeleri, tüm PTT şubeleri ve anlaşmalı bankalar aracılığıyla da yapabilecektir.

Değerli basın mensubu kardeşlerim!

Sizler aracılığıyla burada bir hususa da özellikle dikkat çekmek isterim. Salgın sebebiyle evlerimizde geçireceğimiz Ramazan ayında, medya organlarımıza ve medya mensuplarımıza çok daha büyük görevler düşmektedir.

Medyada ve dijital ortamlarda yüce dinimiz İslam’la veya başta oruç olmak üzere ibadetlerle ilgili yazan, konuşan, program yapan herkesten sahih bilgiye bağlı kalmalarını istirham ediyorum. Sorumluluk bilinciyle hareket etmelerini, yanlış, zayıf, mesnetsiz bilgilerden kaçınmalarını istiyorum. Gereksiz konular ve tartışmalarla milletimizin zihinlerini meşgul etmemelerini, fitne ve tefrikaya sebep olabilecek her türlü tutum ve davranıştan uzak durmalarını özellikle istirham ediyorum.

Şunu da açıkça ifade etmek isterim ki, başta Din İşleri Yüksek Kurulumuz olmak üzere müftülüklerimiz ve mensuplarımız, dinimiz ve değerlerimizle ilgili yayın ve faaliyet yapmak isteyen tüm kişi, kurum ve kuruluşlara rehberlik etmeye, katkı sunmaya ve destek olmaya her zamanki gibi hazırdır.

Yeter ki iyi niyetle güzel işler yapma gayesi ve gayreti içerisinde olalım.

Aziz milletimizden de, görsel medyada, sosyal medyada ve dijital ortamlarda, kaynağı belli olmayan, tartışma, çatışma, fitne ve tefrikaya dayalı içerik ve söylemlere itibar etmemelerini istirham ediyorum.

Değerli kardeşlerim!

Maalesef yaşadığımız salgın tehlikesi devam ediyor. Vaka ve vefat sayılarımız artmaya devam ediyor.

Dolayısıyla yaptığımız çok yönlü değerlendirmeler ve sağlık bakanlığımız başta olmak üzere devletimizin yetkili organlarıyla yaptığımız istişareler neticesinde mevcut şartlarda teravih namazını camilerde değil evlerimizde kılmanın daha uygun olduğuna karar verdik.

Elbette gönlümüz istiyordu ki teravih namazlarımızı camilerimizde kılalım. Ancak salgın hastalık tehlikesi, teravih namazının uzun süre kapalı mekânda kalmayı gerektirmesi, belirti göstermeyen vakaların varlığı gibi nedenlerden dolayı teravih namazlarımızı evlerimizde kılacağız.

Biliyoruz ki Yüce dinimiz İslam’a göre ise insan sağlığı her şeyden daha önemli ve önceliklidir. Dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak tek bir kişinin sağlığını tehlikeye atmak büyük bir vebaldir.

Ramazan’a özel bir ibadet olan teravih namazını cemaatle kılmak da şart değildir. Münferiden yani tek başına da kılınabilir. Ayrıca evlerimizde çocuklarımızla cemaatle de kılabiliriz. Böylece bu salgın şartlarında evlerimizde çok güzel bir ibadet ortamı oluşturmuş oluruz.

İnşallah hep beraber evlerimizde ailemiz ve çocuklarımızla bu güzel ibadet yerine getirerek camilerimizde teravih namazında buluşamamanın hüznünü bir nebze de olsa gidermeye çalışacağız.

Şayet bu süreçte salgının seyrine göre camilerimizde teravih namazı kılabilme imkânı olursa bunun da kararını alıp milletimizle paylaşacağız. 

Son olarak, vatandaşlarımızdan “Oruçlu iken aşı olabilir miyiz?” şeklinde çok yoğun bir şekilde sorular almaktayız.

Din İşleri Yüksek Kurulumuzun da açıkladığı gibi, gerektiğinde oruçlu iken aşı olmakta bir sakınca yoktur ve bu durum orucu bozmaz.

Tekrar gelişiyle gönüllerimizi aydınlatan, rahmet ve bereket mevsimi Ramazan ayının kalplerimize huzur, hanelerimize bereket, ailemize, ülkemize ve İslâm âlemine hayırlar getirmesini, insanlığın hidayet ve barışına vesile olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum.

Editör: Mehmet Çalışkan