Bir kadın, âdetli veya lohusa olduğu için ihrama girmeden mîkâtı geçip Mekke’ye girerse ne yapmalıdır?

Hanefî mezhebine göre ne maksatla olursa olsun, Şâfiî mezhebine göre ise hac veya umre yapmak amacıyla Harem bölgesine girmek isteyen kişinin, mîkât yerinden ihramlı geçmesi gerekir.

Âdetli veya lohusa olmak, ihrama girmeye engel değildir. Dolayısıyla bu hâlde olan bir kadının mîkât sınırlarını geçmeden, ihram namazı kılmaksızın niyet ve telbiye getirmek suretiyle ihrâma girmesi gerekir.

Âdetli bir kadın, ihram yasaklarına dikkat ederek, tavaf dışındaki bütün hac görevlerini yerine getirebilir. (Buhârî, Hayız, 1).

Nitekim Hz. Âişe annemiz hacca giderken yolda derin bir hüzne kapılarak ağlamaya başladı; ağlamasının nedeni âdet görmeye başlamasıydı!

İhrama girerek niyetlendiği umresi yarım kalacağı gibi, haccı da yapamayacaktı. Şevki kırılmış, heyecanı kaybolmuştu. Yanına gelen Allah Resûlü'nü (sas) gözyaşlarıyla karşılamıştı. Peygamberimiz (sas), neşeli bırakıp kederli bulduğu eşinin hâlini görünce hayretle sordu: “Hayırdır? Niçin ağlıyorsun? Yoksa âdet mi oldun?” Hz. Âişe (ra), “Evet!” dedi ve buruk bir sesle ekledi: “Hâlbuki Allah (cc) şahit, haccı ne çok istemiştim! Ama bu yıl hacı olamayacağım.” Şefkat Peygamberi (sas) ona teselli olacak şu karşılığı verdi: “Bu başına gelen, Âdem kızlarına Allah'ın takdir ettiği bir yazgıdır. Kâbe'yi tavaf etmek dışında hacıların eda edecekleri vazifeleri sen de yerine getirebilirsin.”

Editör: Hüsne Yılmaz