Nemire ne demektir?

Nemire, Arafat’ın batı tarafında küçük bir dağın adıdır.

Nemire Mescidinin önemi nedir?

Nemire Mesicidi Arafat’ta bulunan büyük bir camidir.  Arefe günü öğle ve ikindi namazları cemeat-i kübra (büyük cemeat) ile cem-i takdim (usulüne göre birleştirilerek) bu camide kılınır ve burada hutbe okunur.

Veda haccında Allah’ın elçisi (sas) için burada bir çadır kurulmuş ve Hz. Peygamber (sas) burada namaz kıldırıp hutbe okumuştur.

Nemire Mescidine verilen isimler

Mescid kaynaklarda daha çok Mescid-i Arafe ve Mescid-i İbrâhim olarak geçer. Buraya vadinin adına izâfetle Mescid-i Urene, Arafat’a izâfetle Arafat Musallâsı da denilmiştir. Ancak Hz. Peygamber’in çadırının kurulduğu tepeciğe nisbetle Mescid-i Nemire diye meşhur olmuştur.

Nemire Mescidi nerededir?

Nemire Mesicidi Mekke'de Arafat’ta bulunur.

Mescidin Arafat dahilinde bulunduğuna ve kıble duvarının tam Urene vadisine sınır olduğuna dair bazı âlimlerin görüşünü aktaran İbn Abdülber (et-Temhîd, XXIV, 419), mescid mahallinin Urene vadisine dahil olduğunu ve burada vakfe yapılamayacağını belirtir (a.g.e., XIII, 158). Bugünkü mescidin ise yalnız batı ve kuzeyindeki bir bölümü Arafat sınırı dışında kalmaktadır.

Tarihte Nemire Mescidi

Resûl-i Ekrem’in insanlara hitap etmesi için Urene’de küçük taşlardan bir minber yapılmıştı. Sel suları zamanla bu minberi yıkınca Abdullah b. Zübeyr, Mekke hâkimiyeti sırasında buraya hurma kütüğünden yeni bir minber koydurdu. Burası, vakfe için gelen müslümanların öğle ve ikindi namazlarını cemederek kılmak üzere toplandıkları, etrafı duvarsız ve üstü açık düz bir alan iken Emevîler döneminde etrafı duvarla çevrildi. 

  • Mescid, Zengîler Devleti vezirlerinden Cemâleddin el-İsfahânî (ö. 559/1164) tarafından genişletildi.
  • 843’te (1439) Memlük Sultanı el-Melikü’z-Zâhir Çakmak’ın emriyle harap olan yerleri onarıldı.
  • IX. (XV.) yüzyıla kadar bu şekilde gelen mescidin 884’te (1479) Sultan Kayıtbay tarafından kıble duvarına paralel iki revak yapıldı.
  • Osmanlı döneminde Yavuz Sultan Selim, Kanûnî Sultan Süleyman ve I. Ahmed zamanında Haremeyn’de gerçekleştirilen imarlar sırasında burada da gerekli çalışmalar yapıldı.
  • Mescid 1072’de (1661-62) IV. Mehmed tarafından onarılarak yenilendi.

Evliya Çelebi, 1672’de hac seyahati sırasında gördüğü mescidin Arafat sahrasının güneyinde dört köşe, kale gibi bir cami olduğunu ve etrafının 608 adım tuttuğunu söyler. Onun anlattığına göre mescidin kıbleye bakan üç kapısı olup minaresi yoktur. Mihrap tarafında on dört kubbe yer alır. İçi saat kumu gibi ince kumla döşeli olup halı ve avizesi mevcut değildir. Mihrapla minber arasında mermer bir kitâbe üzerinde Sultan Ahmed’in emriyle 1020’de (1611) tamir edildiği yazılıdır (Seyahatnâme, IX, 699-700).

Son hâliyle içinde yaklaşık üç yüz bin kişinin namaz kılabileceği altı minareli bazı yerleri iki katlı bir cami hâline gelmiştir.