Türk-İslam medeniyetinin Anadolu’daki en önemli temsilcilerinden biri olan Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, 6 Rebiülevvel 604 (30 Eylül 1207) tarihinde Afganistan’ın kuzey bölgesindeki Belh şehrinde dünyaya geldi. Babası, dönemin ünlü âlimlerinden biri olarak kabul edilen Sultanu’l-Ulemâ Bahâeddin Veled’dir. Bahâeddin Veled, 1229 yılında Sultan Alâeddin Keykubâd’ın himayesi ile Konya’da müderrisliğe başlar. Celâleddîn-i Rûmî babasının 1231’deki vefatı üzerine henüz 24 yaşında iken onun yerine geçerek vaaz, tedris ve fetva makamına oturur. Dinî ilimlerdeki üstün bilgisi ve kuvvetli hitabeti ile zaman içinde Konya halkı tarafından o kadar çok sevilir ki “Efendimiz” anlamına gelen “Mevlânâ” ismi ile tanınır. Gerek eylemleri gerek söylemleri ile çağını aşan Mevlânâ, 5 Cemâziyelâhir 672 (17 Aralık 1273) tarihinde ebedî âleme göç eder. Allah’a olan derin bağlılığından dolayı ölümü bir kavuşma olarak gören Mevlânâ’nın vefatı, kendi tabiriyle “Şeb-i Arûs” yani “Düğün Gecesi” olarak nitelendirilir.


Mevlânâ Celaleddin-i Rûmî’nin vefatı (1273)

Muhammed Hamidullah’ın vefatı (2002)