İşgalci İsrail tarafından yoğun saldırılar altında tutulan Gazze’deki durumun dezenformasyon ve korkuyla kamuoyuna dünya medyası tarafından yanlış aktarıldığına dikkat çekilen programda Doç. Dr. Alaattin Dolu konuk oldu.
İşgalci İsrail’in medya üzerindeki baskısına dikkat çeken Dolu, dünya genelinde Filistin lehine açıklamalar yapan akademisyenlerin Amerika merkezli İsrail lobisinin baskısı altında olduğunu dile getirdi. İfade özgürlüğünün yaygın olduğu Kolombiya Üniversitesi’nde İsrail baskılarının Filistin olaylarının ardından arttığına değindi. Bu baskıların akademisyenlerin iş akitlerinin sonlandırılması gibi yollarla gerçekleştirildiğini vurguladı. Akademisyenlerin, Gazze'nin, Filistinlilerin ve Müslümanların sesini yükseltmelerinin İsrail tarafından engellenmeye çalışıldığını ifade etti.
“Farklı Bakış” programına konuşan Dolu, Gazze’deki soykırımı dünya kamuoyuna duyurmak isteyen basın mensuplarının İsrail tarafından vahşice katledildiğini belirtti. İsrail'in dezenformasyon oluşturduğunu söyleyerek algı yönetimi yaptığını kaydeden Dolu, şu ifadelere yer verdi:
“Kolombiya Üniversitesi’ndeki Filistin Araştırmaları Merkezi dünyanın sayılı Filistin Araştırmaları Merkezlerinden, başında Filistinli Raşit Halidi bulunuyordu. Eskiden özgür bir üniversite olan Kolombiya Üniversitesi'nde Sait oryantilizm kitabını yazarken orada kendisine akademik özgürlüğün sonuna kadar sağlandığını ve orada hakikaten özgür bir ortam bulduğunu ifade etmişti. Bu anlamda dünyanın pek çok yerinde hakikaten Filistin lehine açıklamalar yapan akademisyenler üzerinde çok büyük bir tahakküm var. Şu anda akademisyenler İsrail baskısı altında. Ya iş akitleri sonlandırılıyor ya da toplantılar iptal ediliyor. Bunlar tamamen Amerikan merkezli İsrail lobisinin üniversitelerdeki uzantılarının akademisyenler üzerindeki tahakkümünün bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Zira Gazze’nin, Filistinlilerin ve Müslümanların sesinin çıkması engellenmeye çalışılıyor.”
"Basın mensuplarını da katlediyor"
Bugün İsrail'in Gazze operasyonları yapılırken tarafsız bir şekilde olmuyor. Tarafsız gazeteciler öldürülüyor. Basın mensupları adeta katlediliyor. Dünya medyası bunu veremiyor. daha çok İsrail, dünyadaki basın mensuplarını kendi operasyon yapacağı bölgeye doğru çekiyor operasyonunu yaptığı merkeze bir basın koridoru oluşturuyor ve oraya çekiyor. Operasyonları nasıl yaptığını gösteriyor hem güçlü olduğunu ifade etmeye çalışıyor hem de ‘Hamas bizi vuruyor görüyorsunuz.’ algısı oluşturmaya çalışıyor. Aslında biz onlara bir şey yapmıyoruz algısını işlemeye çalışıyor. Batı Şeria tarafını da görmüyoruz yani Batı Şeria’da çok büyük gösteriler oldu. Arap medyasında yer aldı ama dünya kamuoyu bunu görmedi. Orada da onlarca insan şehit oldu, öldürüldü. Fakat İsrail, askeri güç ile oluşturduğu basın mensuplarına yer belirleyerek dezenformasyon yapıyor. Basın mensuplarını geçirmiyor daha çok İsrail'in askeri bölgelerdeki yerlerinden basın koridoru oluşturmuş oradan gösteriyor dünya kamuoyuna. Akademisyenler ve basın üzerindeki baskılarla yönetmeye çalışıyor ve yanlış bilgilendirmeler yapıyor.
YouTube'da Gazze ile ilgili yazı yazmanız engel yemeniz için yetiyor. Bugün ulusal televizyonlarda Dürzilerin Filistin bayrağı sallaması; Filistin’e destek veren Araplar olarak lanse edildi. Dürziler, tarihte İsrail ordusunda askeri olarak yer alırlar. İsrail çok büyük dezenformasyonlar yapıyor. Algı yönetimi yapmaya çalışıyor.
