İki nur sahibi hayırlı eş: Hz. Osman (ra)

Müslümanların adeta varlık yokluk mücadelesi verdiği Bedir’de savaş tüm hızıyla sürerken Hz. Osman Medine’deydi. Resûlullah’ın emaneti sevgili eşi Rukiyye’nin başında bekliyordu. Savaşa katılamamanın burukluğu bir yana kızamık hastalığına yakalanan gencecik eşinin durumunun günden güne ağırlaşması onu daha da üzüyordu. Allah Resûlü henüz Bedir’den dönmeden, kızı Rukiyye vefat etti. Hz. Osman biricik eşini yalnız başına ebedî âleme uğurluyordu. Artık Allah Resûlü’yle olan akrabalığı sona eriyordu. Hayâsı, güzel ahlâkı ve cömertliğiyle örnek olan Hz. Osman, daha sonra Hz. Peygamber’den şu müjdeyi aldı: Rukiyye ile yaptığı hayat arkadaşlığı gibi bir arkadaşlık yapmak üzere, Yüce Allah Ümmü Gülsüm’ün nikâhını da ona kıydığını haber vermişti. (İbn Mâce, Sünne, 11/3). Böylece Resûlullah’ın iki kızıyla evlenme bahtiyarlığına eren ve onlara hayırlı bir eş olan Hz. Osman, diğer bütün üstün meziyetlerinin yanı sıra “Zünnûreyn (İki Nur Sahibi)” lakabıyla anılır oldu. (Elif Erdem, Sahabe Hatıraları, 2018, s. 21-23)

---

İman edip din ve dünyaya yararlı işler yapanları sorarsan, rableri onları rahmet deryasına daldıracak. İşte apaçık başarı budur. (Câsiye, 45/30)