Mazereti olan ihramlı kimsenin giydiği varis çorabı, normal bir çorap gibi ayağa giyiliyorsa giysi olarak değerlendirileceğinden ceza gerektirir. (el-Fetâva’l-Hindiyye, 1/242) Çünkü mazeretli olmak, bu çorabı giymeyi mübah kılsa da cezayı düşürmez. (İbn Nüceym, el-Bahr, 3/7) Hanefî mezhebine göre bu durumda olan kimse, giyim süresi bir gündüz veya gece sürerse dem (koyun veya keçi kesmek), üç gün oruç tutma veya altı fakire birer fitre miktarı sadaka verme seçeneklerinden birini tercih ederek fidye öder. (Mergīnânî, el-Hidâye, 1/159; Zeylaî, Tebyîn, 2/56) Bu süreden az giyilmesi durumunda ise bir fitre miktarı sadaka verme veya bir gün oruç tutma seçeneklerinden birini tercih edebilir. (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, 2/557-558; Mekkî, İrşâdü’s-sârî, 472-473)

Şayet varis çorabı tam bir çorap gibi giyilmeyip ayağın veya bacağın bir kısmını örtüyorsa sargı hükmünde olacağından herhangi bir ceza gerektirmez. Çünkü ihramlı bir kimsenin baş ve yüzü dışındaki bir yere sardığı sargı, giysi kapsamında değerlendirilmez. (Serahsî, el-Mebsût, 4/127-128; İbnü’l-Hümâm, Fethu’l-kadîr, 3/31)

Kaynak: DİB Hac ve Umre ile İlgili Fetvalar