İbadetin sevabı, başka bir kimseye bağışlanır mı?

Kişi, sevabı ölen kimsenin ruhuna bağışlanmak üzere her türlü ibadet ve hayrı yapabileceği gibi, çeşitli vesilelerle dua da edebilir. Bu çerçevede kişi, okuduğu Kur’an-ı Kerim’in, kıldığı namazın, tuttuğu orucun veya işlediği bir hayrın sevabını başkasına bağışlayabilir. İster sağ, ister ölmüş olsun, kendisine sevap bağışlanan kimsenin bundan yararlanacağı umulur. Başkası tarafından bağışlanan sevapla, bir kimsenin bizzat yapması gereken ibadet borçları ödenmiş olmaz. Çünkü sorumluluk ferdîdir ve herkes öncelikle kendi ameliyle hesaba çekilecektir. Fakat, bunlar iyilik ve sevaplarının çoğalmasına ve derecesinin yükselmesine vesile olabilir. Zira Hz. Peygamber (sas), kişinin ölen anne-babası için dua etmek, istiğfar dilemek, vasiyetlerini yerine getirmek, dostlarına hürmet edip ikramda bulunmak ve akrabaları ile ilgilenmek gibi iyilikleri yapabileceğini belirtmiştir (Ebû Dâvûd, Edeb, 130).

---

"Kazım Karabekir’in vefatı (1948)
Karlofça Barış Antlaşması imzalandı. (1699)"

 

Editör: Mehmet Öztürk