<p style="text-align: justify;"><strong>Gündelik hayatımızda çok sık kullandığımız “hayır” ve “şer” kelimelerinin ne anlama geldiğini acaba hiç düşündünüz mü?</strong></p> <p style="text-align: justify;">Bunlar dil alışkanlığı olarak söylenen sıradan iki kelime midir? İnsanlığın son ilâhî öğretmeni Peygamber Efendimizin dilinde bu kelimeler nasıl kullanılmıştır? Bu soruları daha da çoğaltmak mümkündür. Gelin bu ve benzeri suallerin cevabını veciz bir şekilde Peygamberimizden dinleyelim. Kedilere düşkünlüğünden dolayı Sevgili Peygamberimizin kendisine uygun gördüğü “kedicik babası” anlamındaki lakapla anılan Yemenli büyük sahâbî Ebû Hüreyre diyor ki: “Resûlullah (s.a.s.) oturmakta olan insanların yanında durdu ve onlara “Sizin hanginizin hayırlı, hanginizin şerli olduğunu size bildireyim mi?” dedi. Orada bulunanlar sustular. (Bunun üzerinde Resûlullah sorusunu) üç kere tekrarladı. Bir adam, “Evet yâ Resûlallah!” dedi. Allah Resûlü şöyle buyurdu: “Hayırlınız, kendisinden hayır beklenilen ve kötülüğünden emin olunandır; şerliniz ise kendisinden hayır beklenmeyen ve kötülüğünden de emin olunmayandır.” (Tirmizî, Fiten, 76)</p> <p style="text-align: justify;"><strong>Sözün Özü</strong></p> <p style="text-align: justify;"><em>Üç zümreye, üç şey çirkin düşer: Padişahlara sertlik, âlimlere mal sevdası, zenginlere cimrilik.</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Molla Camî </em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Dünyanın ağırlığına eklesek yıldızları ayı güneşi Gene de ağır basarsın ey kalbim ey kalbimin güneşi</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Erdem Bayazıt</em></p> <p style="text-align: justify;"></p>