Emeğe saygı

İnsanoğlu ilahî ve tabii kanun gereği, varlığının ve hayatiyetinin devamı için çalışmak, kazanmak ve yemek ihtiyacındadır. Ancak Müslüman için aslolan helal kazanmak ve helal yolda harcayarak yaşamaktır. Bu yüzden inanan için emek ve alın teri dökülerek kazanma duyarlılığı ayrı bir önem arzetmektedir. Alın teri dökerek kazanılan helal rızkın, meşru ve salih amellere muvaffakiyet sebebi olduğu, helalin salih amelden önce emredildiği şu ayetten açıkça anlaşılmaktadır: “Helal ve güzel şeylerden yiyin ve salih amel işleyin.” (Müminun, 23/51.) Yenilen lokma ne kadar helal olursa, yapılan amel de o kadar salih ve makbul olur. Anadolu insanı bu hassasiyetleri yüreğinde ve kalbinde taşır, amellerine yansıtır. Kazancının helal olmasına ve alın teri ile elde edilmesine dikkat eder. Çünkü Anadolu insanı bilir ki duaların kabulü ve sema kapılarının açılması helal lokma ile mümkündür. Bu yüzden emek ve alın teri dökülerek kazanılan işlerden çekinmez. Böylesi bir emek de en büyük saygıyı hak eder.

---

Emek ve Dayanışma Günü

---

Müminler ancak, Allah’a ve resûlüne iman eden, sonra şüpheye düşmeyen, Allah yolunda malları ve canlarıyla cihad eden kimselerdir. İçleri dışları bir olanlar işte bunlardır. (Hucurât, 49/15)

Editör: Ammar Esenkal