Sevgili Kardeşlerim!

Ömür, Rabbimizin bize lütfettiği en değerli nimettir. Gençlik ise bu nimetin en verimli ve en değerli zamanıdır. Sizler, hayatınızın en güzel ve en kıymetli çağındasınız. Dünyayı tanıma yolculuğunun başındasınız. Kimlik ve kişiliğinizin en sağlam temellerini atacağınız nadide vakitlerdesiniz. Zihin, beden ve gönül dünyanızın gelişme ve olgunlaşma sürecini yaşamaktasınız. Bu çağları Kur’an’ın rehberliğine, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.s)’in örnekliğinde, milli ve manevi değerlerimizin ışığında geçirmek en kıymetli sermayeniz olacaktır.

Sevgili Genç Kardeşlerim!

Sizler, Türkiye’nin farklı şehirlerinden gelerek bugün burada kardeşçe birlikte yaşama kültürünün en güzel örneklerini sergiliyorsunuz, tecrübelerinizi paylaşıyorsunuz. Zorlukları ve sıkıntıları aşmanın yolunun birlik ve beraberlikten geçtiğini öğreniyorsunuz. Disiplini, düzeni, istişareyi, zorluklarla başa çıkmayı, kendi isteğinizle gönüllü olarak bu zor şartlarda öğreniyorsunuz. Asker milletin asker çocukları ve gençleri adeta buralarda askerliğe hazırlanıyor. Başarıya ulaşmak için el ele, gönül gönüle vermenin ne kadar gerekli olduğunu burada, izcilik faaliyetlerinde tecrübesini, alıştırmasını yapıyorsunuz. Cenab-ı Hak, burada öğrendiğiniz her türlü güzel davranışı, disiplini, edebi, adabı, ahlakı hayatınızın tamamına aktarmayı, ömrünüzün sonuna kadar nasip eylesin.

Değerli Gençler, Kıymetli Kardeşlerim!

Yusuf Peygamber gibi iffetiyle her çağın insanına örnek olacak sizlersiniz. Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Şüphesiz onlar, Rablerine inanmış birkaç genç yiğitti. Biz de onların hidayetlerini artırmıştık!” İşte sizin gibi tarihte Rabbimizin övgüsünü kazanmış nice gençler olmuştur. Yine Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadis-i şerifinde: “Mahşer günü hiçbir gölgenin bulunmadığı bir anda Allah’ın arşının gölgesi altında gölgelenecek 7 sınıf insan vardır. O yedi sınıftan birisi de huzuru, mutluluğu Allah’a ibadette bulan gençlerdir.” buyuruyor. Cenab-ı Hak, o gençlerden olmayı hepimize nasip eylesin inşallah. Ve yine buyuruyor ki Peygamber Efendimiz (s.a.s.): “Ben, güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.” Rabbimizde O’nu Peygamberimizi (s.a.s.): “Şüphesiz Sen en büyük ahlak üzeresin.” buyurdu. Sizler sadece bizim için değil, insanlığın geleceği içinde çok değerlisiniz.

Önümüzdeki Salı günü Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve millet olarak büyük acılar yaşadığımız 6 Şubat depremlerinin yıl dönümüdür. Orada iki büyük deprem yaşadık, tarihin gördüğü en büyük depremler. Cenab-ı Hak, ölenlere rahmet yaralılarımıza şifalar ihsan eylesin. Depremde izci gençlerimizin nasıl canla başla kurtarma ve yardım faaliyetlerinde çalıştıklarını görmek bizi çok mutlu etti. Rabbim her türlü afetten bizi, milletimizi, devletimizi muhafaza eylesin. Ama şunu biliyoruz ki afet Allah’tandır, afet geldiği zaman kurtarma ve yardım faaliyetlerinde hazırlık yapan gençlerimiz buradadır. Allah kolaylıklar ihsan eylesin, Rabbimiz bir daha bizlere böyle acılar göstermesin. 

Asrın felaketini yaşadığımız o günlerde ‘asrın birlikteliğini’ gerçekleştirdik elhamdülillah. İnsanlığa örnek olacak bir kardeşlik destanı yazdık. Bütün zorlukları hep birlikte aşmaya çalıştık. Gönülleri yıkılan, umutları kaybolan kardeşlerimize devletimiz ve aziz milletimiz bütün imkanlarını seferber etti. Yaraları hep birlikte sardık.

O gün aynı zamanda Miraç Gecesi, Cenab-ı Peygamberin (s.a.s.) Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya giderek orada arş-ı alaya yükseldiği Miraç hadisesini yaşayacağız. Şimdiden Miraç Gecenizi tebrik ediyorum. Peygamber Efendimizin (s.a.s.) Miraç’a yükseldiği Mescid-i Aksa’nın özgürlüğüne kavuşması için Gazze’deki İsrail zulmünün Filistinli kardeşlerimizin bir an önce özgürlüğe kavuşması için bizler, hepimiz millet ve gençler olarak dua ediyoruz. Elimizden geleni elimizle yapıyoruz. Dilimizden geleni söylüyoruz ve kalbimizle o zulme karşı koyuyoruz. Tarih boyunca bu millet, bu medeniyetin çocukları hep zalimin karşısında mazlumun yanında yer almıştır. İşte sizler izci gençler olarak her zaman zalimin karşısında mazlumun yanında yer alma ruhuyla yetişiyorsunuz. Allah sizlerden razı olsun.

Sevgili Genç Kardeşlerim!

Hutbemi şu tavsiyelerimle bitirmek istiyorum. Geleceğiniz için, vatanımız için büyük hayaller kurun, büyük hedefler belirleyin. Dininizi sağlam kaynaklardan öğrenin, bolca kitap okuyun, yabancı dillerinizi geliştirin. Tarihimizi ve kültürümüzü iyi okuyun, zira tarih bir milletin hafızasıdır.

Sosyal medyanın esiri olmayın, mutlaka bir spor yapın. Neşenizi, umudunuzu asla kaybetmeyin. Karamsar olmayın, her zaman iyimser olun, geleceğe umutla bakın. Biz sizler sayesinde geleceğe umutla bakıyoruz, çünkü sizler bizim umudumuzsunuz. Bunun için neşenizi, umudunuzu hep diri ve canlı tutun.

İyi arkadaşlar edinin, inananların kardeş olduğunu unutmayın. “Şüphesiz müminler kardeştir.” buyuruyor Rabbimiz. Bu ruhla yetişelim ve birbirimizle her zaman güç birliği yapalım. İman, inanç ve medeniyet birliği yapalım, sabırlı ve kararlı olalım.

Anne babalarınıza ve sizleri eğiten hocalarınıza saygıda kusur etmeyin. Yaşlılara ve büyüklerinize hürmet edin. Peygamber Efendimiz (s.a.s.): “Büyüklerine hürmet, küçüklerine merhamet etmeyen bizden değildir.” Efendimizin bu hadis-i şerifini hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayın. Sizi Allaha yaklaştıracak, kötülüklerden uzaklaştıracak namazlarınızı kılın ve sakın namazlarınızı ihmal etmeyin.  Asla yalan söylemeyin ve her daim haramlardan uzak olun.

Hepinize çalışmalarınızda, izcilik faaliyetlerinizde başarılar diliyorum. Bu zor şartlarda sizleri eğiten, geleceğe hazırlayan bütün izci liderlerinize teşekkür ediyorum. Allah’a emanet olun.

Editör: Mehmet Öztürk