Mahfil ne anlama gelmektedir?

İslâm mimarisinin dinî yapılarından olan camilerde etrafı parmaklıklarla çevrilmiş yahut yerden yüksek yapılmış olan yerin adına mahfil denilir. Müezzinlerin, son cemaat yerlerinde, namaz kılanlara, imamın tekbirlerini tekrar ederek, cemaate uymalarını sağlamak için, caminin arka kısmında yer alır. Bilhassa büyük camilerde müezzinlerin vazife görmeleri için yapılan bu mahfiller binanın en elverişli yerine yerleştirilmiştir. İslâm mâbedlerinde halifelerin, hükümdarların veya bu iki niteliği şahsında birleştiren devlet başkanlarının maiyetleriyle birlikte namaz kılmasına tahsis edilen birimler maksûre veya mahfil olarak adlandırılmıştır.

Makberiyye ne demektir?

Mescid-i Nebevî’de Resûl-i Ekrem’in minberinin kuzeyinde Bilâl-i Habeşî’nin müezzinlik yaptığı yerde bulunan müezzin mahfili “makberiyye” adıyla meşhur olmuştur.

Mescid-i Nebevî’ye ilk mahfili yaptıran kişi kimdir?

Mescid-i Nebevî’ye ilk mahfili (maksûre) Hz. Ömer’in namaz kıldırırken şehid edilmesini dikkate alan Hz. Osman yaptırmıştır.
Aslında İslâm dininin özüne ters düşen ve hem Asr-ı saâdet’te hem de ilk üç halifenin zamanında görülmeyen bu uygulamanın ikinci halife Hz. Ömer’in camide şehit edilmesi üzerine emîrü’l-mü’minînin hayatını güvenlik altına almak için başlatıldığı, ilk defa üçüncü halife Hz. Osman’ın Medine’deki Mescid-i Nebevî’de maksûre olarak adlandırılan, zemini yükseltilmiş ve çevresi kuşatılmış bir mahalde namaz kılmayı âdet edindiği bilinmektedir. Dört halife döneminin sona ermesi ve Emevîler’in saltanat kurumunu ihdas ederek hilâfetle birleştirmeleriyle iyice güçlenen bu gelenek, Emevîler’in ardından İslâm dünyasında hâkimiyet kuran diğer hânedanlarca da devam ettirilmiştir. 

Hünkar Mahfili ne demektir?

Osmanlı döneminde ise padişahlar için yapılmış olanlarına "Hünkar Mahfili", müezzinler için yapılmış olanlarına "müezzin mahfili" denmiştir. 
Mahfil-i hümâyûn” olarak adlandırılan bu birimler padişahların cuma ve bayram namazlarını, ayrıca kandil gecelerinde yatsı namazlarını bulundukları şehirde selâtin camilerinden birinde eda etmeleri söz konusu olduğundan daha ziyade Osmanlı başşehirlerindeki camilerde görülmekte, özellikle Edirne ve İstanbul’daki cami mimarisinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır.

  • Anadolu Türk mimarisinde mahfil uygulamasının erken örneği Divriği Kale Camii’nde görülmektedir (576/1180-81). 
  • Osmanlı camileri içinde hünkâr mahfiline sahip olduğu kesin olarak bilinen en eski tarihli yapı Bursa’da Çelebi Sultan Mehmed’in yaptırdığı Yeşilcami’dir (822/1419). 
  • İstanbul’da Fâtih Sultan Mehmed dönemine (1451-1481) ait hünkâr mahfilleri ortadan kalkmış bulunduğundan Osmanlı mimarisi tarihinde Bursa Yeşilcami’dekinden sonra bilinen en eski hünkâr mahfili Edirne’deki Beyazıt Camii’nde (893/1488) yer almaktadır. 
  • İstanbul’daki selâtin camilerinde, özgün biçimiyle günümüze ulaşabilmiş ilk hünkâr mahfili Beyazıt (II.) Camii’ndedir (911/1505).

Editör: Hüsne Yılmaz