Osmanlı'dan bu yana devam eden geleneğin ilçede devam ettirildiğini belirten İlçe Müftüsü Eyüp Kalkan, "Zimem defteri geleneği ecdadımız Osmanlıdan bu güne değin sürdürülmektedir. Biz de Hanak İlçemizde bu geleneği devam ettirmek istedik. Yüce Allah (cc) 'Eğer sadakaları (zekat ve benzeri hayırları) açıktan verirseniz ne ala! Eğer onu fakirlere gizlice verirseniz, işte bu sizin için daha hayırlıdır. Allah da bu sebeple sizin günahlarınızı örter. Allah, yapmakta olduklarınızı bilir.' buyurmaktadır. Bu ayetin tefsirine baktığımızda, zekat olsun sadaka olsun, yapılan hayırların gizli yapılması, aşikar yapılmasından üstün sayılmıştır, zira gizlice yapılan hayırlar riya ve gösterişten uzak olması sebebiyle hem Allah’ın rızasına daha uygundur, hem de insan haysiyet ve şerefini muhafaza bakımından daha faydalıdır denilmektedir." dedi.

Hz. Peygamber (sas)'in 'Yedi insan vardır ki Allah onları, kendine mahsus olandan başka hiçbir gölgenin bulunmadığı günde bu gölgesinde barındırır: Adil yönetici, Allah’a kulluk ederek yetişen genç, gönlü mescidlere takılmış bulunan kimse, Allah için birbirini seven ve bu sevgi içinde birleşip ayrılan iki kişi, kendisini birlikte olmaya çağıran soylu soplu ve güzel bir kadına, ‘Ben Allah’tan korkarım!’ cevabını verebilen kimse; bir sadaka verip de onu, sol elinin verdiğini sağ eli bilmeyecek şekilde gizleyen kişi ve tek başına iken Allah’ı anıp gözleri yaşaran kimse' hadis-i şerifini hatırlatan Müftü Kalkan, şunları kaydetti:

"Bu ayeti kerime, hadisi şerif ve ecdadımızın yaptıklarından yola çıkarak biz de durumu müsait olmayan ve borçlarını ödeyemeyen kardeşlerimizin borç defterlerindeki borçlarını, onları incitmeden ve onların haberi olmadan   kapattık. Bu borçların ödenmesinde katkı sunan kardeşlerimizin yapmış oldukları yardımlarını Yüce Mevla kabul eylesin."

Editör: Mehmet Öztürk