<p style="text-align: justify;"><strong>Mirac, Hz. Peygamber (s.a.s.)’in, içinde Kabe’nin bulunduğu Mescid- i Harâm’dan Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’ya, oradan da göğe yaptığı mucizevi yolcuğun adıdır.</strong> Bazı kaynaklarda Receb ayının 27. Gecesinde vuku bulduğu ifade edilen Mirac, doğruluğun timsali Muhammedü’l-emîn (a.s.)’ın bütün insanlık adına gayb âleminin önemli unsurlarından cennet ve cehennemi müşahede ettiği, gaybın birtakım sırlarına muttali olduğu kutlu yolculuktur. Müslümanlar, ona ve onun şahsında bütün ümmete ikram edilen bu yolculuğun yaşandığı geceyi kutsal sayarak ihya etmeyi adet edinmişlerdir. Bu gecede Hz. Peygamber’in Mirac yolculuğu öncesinde ve yolculuk esnasında yaşadığı ibretlik hadiseleri yeniden hatırlamak ve oradan getirdiği mesajları özümsemek gerekir. Bu mübarek gecede inananlara hediye edilen beş vakit namazı gereği gibi eda etmek hepimizin kulluk görevidir. Zira huşuyla kılınan her namaz, bizi Rabbimizle buluşturan bir miraçtır.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>SÖZÜN ÖZÜ</strong></p> <p style="text-align: justify;"><em>Ey ademoğlu! Sen bil ki; kendinden gafil olur hazırlanmazsan başkası senin yerine hazırlanmaz.</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Mutlaka Allah’ın huzuruna çıkacaksın kendini hazırla kendi işlerini başkasına havale etme. Hz. Osman (r.a.)</em></p>