<p style="text-align: justify;">Asıl adı Abdülhamid Ziyâeddin’dir. 1829 yılında İstanbul Kandilli’de dünyaya geldi. İlk eğitiminin ardından dönemine göre modern bir eğitim veren Mekteb-i Ulum-i Edebiyye’de, daha sonra Beyazıt Rüşdiye’sinde okudu; bir yandan da Arapça, Farsça ve Fransızca öğrendi. Henüz on beş yaşına gelmeden şiirle meşgul olmaya başladı. Aynı zamanda bir devlet adamı olan Ziya Paşa, mutasarrıflık, valilik, şûra-yı devlet üyeliği, nâzırlık dâhil devletin birçok kademesinde görev yaptı. 17 Mayıs 1880 tarihinde vefat etti. Mezarı Adana Ulu Camii haziresindedir.</p> <p style="text-align: justify;">Ziya Paşa asıl şöhretini şiirlerinden almıştır. Tercî-i bend, Terkîb-i bend ve Harabat en önemli eserleri arasında yer alır. Bugün de halk arasında yaygın olarak kullanılan beyitlerinden bazıları şöyledir:</p> <p style="text-align: justify;"><em>Âyinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>İnsana sadâkat yaraşır görse de ikrah</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Yardımcısıdır doğruların Hazret-i Allah</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>İdrak-ı maâIî bu küçük akIa gerekmez</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Zira bu terâzı o kadar sıkIeti çekmez</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>En ummadığın keşf eder esrar-ı derunun</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Sen herkesi kör, âIemi sersem mi sanırsın.</em></p>