Diyanet Takvimi

Mescit ve Camiler: Rahmân’ın Evleri

Bir Ayet: "Allah’ın mescidlerini ancak Allah’a ve ahiret gününe inanan, namazını kılan, zekâtını veren ve yalnız Allah’tan korkup çekinen kimseler imar edebilirler..." (Tevbe, 9/18)

Abone Ol

Mescit ve Camiler: Rahmân’ın Evleri

“Mescit” sözcüğü “tevazu ile eğilmek” anlamındaki secde etmek kelimesinden türeyen ve “secde edilen yer” manasını ifade eden bir isimdir. Kur’an-ı Kerim ve hadislerde Müslümanların ibadet mekânları “mescit” olarak anılmıştır ki bu adlandırma oldukça manidardır. Zira Allah Resûlü (sas), “Kulun, Rabbine en yakın olduğu an, secde anıdır.” (Müslim, Salât, 215) sözüyle Müslüman’ın ibadetinde secdenin ayrıcalıklı bir yeri olduğunu bildirmiştir. Daha sonraları içinde cuma namazı kılınan ve hutbe okunan daha büyük mescitlere, cemaati bir araya toplayan manasında “el-mescidü’l-câmi’ denilmiştir. Ülkemizde zamanla, bu tamlamanın “cami” kısmı tek başına kullanılarak yaygınlık kazanmış, “mescit” ismi ise müstakil olmayan, çok daha küçük ibadethanelere has kılınmıştır. İslam dünyasının geri kalanı ise “mescit” ismini benimsemiş, Müslümanların en kutsal mekânları olarak bilinen Mescid-i Harâm, Mescid-i Aksâ ve Mescid-i Nebevi özel isimleriyle anılmaya devam edilmiştir.


Kırım Savaşı başladı. (1853-1856)


Bu gönderiyi Instagram'da gör

Diyanet Takvimi (@takvim.diyanet)'in paylaştığı bir gönderi