<h3 style="text-align: justify;"><strong>Hz. Dâvûd (a.s)</strong></h3> <p style="text-align: justify;">İshak’ın (a.s.) on birinci kuşak torunu olan Hz. Dâvûd, milattan önce 1015-975 yılları arasında Filistin bölgesinde, İsrailoğulları’nın kralı olmuş ve onlara Hz. Musa’nın şeriatını uygulamıştır. Kitâb-ı Mukaddes’te Dâvid veya Dâvîd diye anılan Hz. Dâvûd hakkında Yahudi literatüründe çok fazla bilgi bulmak mümkündür. İbranice’de “en çok sevilen kişi”, “göz bebeği” anlamlarına gelen “Dâvûd”un (a.s.) ismi Kur’an-ı Kerim’de de on altı kez zikredilmektedir.</p> <p style="text-align: justify;">Allah’ın bir lütfu olarak, Dâvûd’un (a.s.) demiri yumuşatıp ona şekil vermek suretiyle zırh yapma zanaatına sahip olduğu, güçlü olduğu ve Allah’a çokça sığındığı, iktidarının güçlendirildiği ve kendisine “hikmet”, “fasl-ı hitap” (hakkı<br /> batıldan ayırma yeteneği) ve “ilim” verildiği ifade edilmiştir. Dört büyük kitaptan biri olan Zebur ona indirilmiştir.</p> <p style="text-align: justify;">Kur’an’ın övgü dolu ifadelerle zikrettiği bu seçkin peygamber için Resûlullah (s.a.s.), “İnsanların Allah’a en çok ibadet edeniydi.” demiş, onu örnek göstermiştir.</p>