<p style="text-align: justify;"><strong>Eskişehir İl Müftülüğü</strong> ile <strong>İl Sağlık Müdürlüğü</strong> iş birliğinde <strong>Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi ve Eskişehir Şehir Hastanesi</strong>nde yönetici, doktor, hemşire ve diğer çalışanlara yönelik <strong>“Manevi Psikososyal Destek Eğitim Semineri” </strong>düzenlendi.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>“Manevi Destek ve Rehberlik”</strong> hizmetleri kapsamında düzenlenen seminerlere İl Sağlık Müdürü <strong>Doç. Dr. Uğur Bilge,</strong> İl Müftüsü <strong>Bekir Gerek</strong>, Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı <strong>Dr. Ali Mumcu,</strong> hastane başhekimleri ve çalışanlar katıldı.</p> <p style="text-align: justify;"><img class="detayFoto" src="https://www.diyanethaber.com.tr/images/upload/Hastane-personeline-manevi-destek-semineri-33.jpg" /></p> <p style="text-align: justify;">Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi<strong> Doç. Dr. Naci Kula</strong> tarafından verilen seminerin açılış programında konuşan İl Sağlık Müdürü <strong>Doç. Dr. Uğur Bilge</strong>, “bu eğitim programı kapsamında sağlık tesislerinde; talep eden hastalara, hasta yakınlarına ve hastane personeline içinde bulundukları şartlar göz önünde bulundurularak hastaların iyileşme süreçlerine katkıda bulunmak için moral, isteklendirme ve manevi destek sağlamak, dini ve manevi konularda danışmanlık ve rehberlik hizmeti sunmak” istediklerini belirtti.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>Bilge</strong>, İl Müftülüğünün katkılarıyla bu yönde bir uygulamanın Eskişehir hastanelerinde başlatıldığını belirterek İl Müftüsü Bekir Gerek ve tüm katılımcılara teşekkür etti.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>“En önemli şey insana, insanın gönlüne dokunmaktır”</strong></p> <p style="text-align: justify;">İl Müftüsü <strong>Bekir Gerek</strong> ise şöyle konuştu:</p> <p style="text-align: justify;">“Bugün anlamlı ve önemli bir semineri gerçekleştiriyoruz. Hastanın, hasta yakınlarının tedavisinde tıbbın yanında moral ve motivasyon, manevi destek çok önemli. Her şeyi madde ile çözmek mümkün değildir. Hiç şüphesiz hastalandığımızda ilk gideceğimiz yer hastanedir, doktordur. İnsanlar hasta olduğunda, özellikle yatağa bağımlı hale gelen ağır hastalıklara yakalandığında tedavi süresince ve bu süreçte yakınlarının manevi psikososyal desteğine büyük ihtiyaç duymaktadır. Bugün Batı dünyasında hastanelerde bu hizmet çok etkili bir şekilde verilmektedir. Bu noktada geç kalmış bir hizmettir. Şunu unutmayalım ki bu hizmette en önemli şey insana dokunmaktır, gönlüne dokunmaktır. Nice insanlar yüksek moralle büyük hastalıkları yenerek hayata devam etmektedirler.</p> <p style="text-align: justify;">Bu gerçekten hareketle Diyanet İşleri Başkanlığı ile Sağlık Bakanlığı iş birliğinde hastanelerde manevi rehberlik hizmetini başlattık. İlimizde biri kadın diğeri erkek olmak üzere iki görevlimiz Şehir Hastanemizde, aynı şekilde iki görevlimiz de Yunus Emre Devlet Hastanemizde bu hizmeti vermektedir. Bu hizmetten çok olumlu ve güzel sonuçlar da almaktayız. Verilen bu hizmetin her geçen gün daha da kaliteli hale geleceğine olan inancımla bu hizmeti yürütme noktasında bizimle birlikte heyecan duyan başta İl Sağlık Müdürümüze, hastane yönetimlerimize, bu alandaki bilgisiyle her daim bize rehber olan ESOGÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Kula hocamıza ve siz değerli personelimize teşekkür ediyorum.”</p> <p style="text-align: justify;">Açılış konuşmalarının ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi <strong>Doç. Dr. Naci Kula</strong> tarafından verilen eğitim semineri başladı.</p> <p style="text-align: justify;"><img class="detayFoto" src="https://www.diyanethaber.com.tr/images/upload/Hastane-personeline-manevi-destek-semineri-22.jpg" /></p> <p style="text-align: justify;"><strong>Doç. Dr. Kula</strong>, “insanın biyolojik, psikolojik, sosyal ve manevi olmak üzere dört temel yönü olduğunu ve hastalandığında da tam sağlığına kavuşabilmesi için bu yönlerin bütününe hizmet verilmesi gerektiğini” belirtti.</p> <p style="text-align: justify;">“İnsanoğlunun ‘ben varım’ demek için ağlayarak dünyaya geldiğini, bundan dolayı da ona dokunulmasını beklediğini” vurgulayan<strong> Kula, </strong>Manevi Destek Programı’nın önemine değinerek konuşmasını sonlandırdı.</p>