<p style="text-align: justify;"><strong>İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz, Gençlik Koordinatörlerine hitaben yaptığı konuşmada “Câhiliye inançlarının terkini sağlamak tahliye; insanları İslâm’a çağırmak tasfiye; dünya ve âhiret mutluluğuna erişmenin yolları anlatmak tecliyedir. Tahliye, tasfiye ve tecliyeyi geliştirip gençlerimize ulaşmanın derdinde olmalıyız. Bu derdinizle insanların dertlerine deva olun” dedi. </strong></p> <p style="text-align: justify;">Fatih Müftülüğü Konferans Salonu’nda yapılan toplantı İstanbul Müftü Yardımcısı Veysel Işıldar’ın Kur’an Kerim tilavetiyle başladı. Programda İstanbul Müftülüğü Gençlik Koordinatörlerine hitap eden Yılmaz, “Gençlik konusu bütün milletlerin, insanlığın problemi. Çünkü genç demek, gelecek demek. Onların hayata tutunarak mazi ile geleceği birleştiren özelliği elbette bir ülkenin geleceğinde çok ayrı bir yere oturuyor. O yüzden bütün devletler sistemlerini ve hayat tarzlarını gençlerin daha iyi yetiştirilmesine ve kurgulamasına yönelik olarak kuruyor” dedi. </p> <p style="text-align: justify;">Genç nüfusun azalmasının tüm dünyayı tehdit eden bir durum olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “20. asrın ikinci yarısından sonra dünyada meydana gelen nüfussuzlaşma belası, yani insanların evlenmemeleri evlenseler de çocuk yapmamaları ve sonuçta yeni nesillerin azalmaya başlamış olması öncelikle Avrupa, sonra Doğu Bloku ülkelerinde insanların gündemine ciddi bir problem olarak düşmüştür. Şu anda bu konu bizleri düşündürecek kadar önemli bir boyuta taşınmaktadır. Gençleri yetiştirmek önemli ama önce bir nüfus potansiyeline sahip olmak daha önemli. Olmayan bir şeyi geliştiremezsiniz, değiştiremezsiniz, olgunlaştıramazsınız. Dolayısıyla insanların öncelikli problemi çoğalmak, yeni insanlara sahip olmak, yuva kurmak, çocuk sahibi olmaktır. Bu gençlik probleminden daha önemli bir problem olarak karşımızda duruyor” diye konuştu. </p> <p style="text-align: justify;"><strong>Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gençlere özel bir önem atfettiğine vurgu yapan Yılmaz, şunları söyledi: </strong></p> <p style="text-align: justify;">“Son on yılda DİB gençlik konusuna ayrı bir değer ve önem atfetmeye başlamıştır. Bununla ilgili kitap çalışmalarından, gençlik birimlerinin oluşturulmasına ve nihayet 2018 Mevlid-i Nebi Haftası konseptinin Hz. Peygamber ve Gençlik olarak belirlenmesine kadar bu alanda ciddi adımlar atılmış ve elhamdülillah küçümsenemeyecek hizmetler yapılmaya başlanmıştır. Ama olması gerekene göre bulunduğumuz nokta daha başlangıç seviyesindedir. Başkanlığımızın her görevlimizin 10 gence ulaşması ve kendi zimmetinde görmesi bile çok anlamlı ve önemli bir adımdır. İnşallah atılan bu adımların yakın zamanda çok iyi noktalara evirileceğini düşünüyor ve inanıyorum.” </p> <p style="text-align: justify;">Gençlik Koordinatörlerinin başarılı hizmetlerini gördüklerini dile getiren Yılmaz, “Gençlerle uğraşmak keyif bir verici bir iştir. Sizi anlayan ve sizin onları anladığınızı hissettiğiniz gençlerle bir arada olmak insana ayrı güzel duygular verir. İnanıyorum ki, sizler de zaten bu işi severek yapıyorsunuz. İçinizde bu konuda çok deneyimli olan arkadaşlarınız var. İstanbul’da Diyanet’in çizdiği yol haritası istikametinde önemli adımlar atacağımızı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu toplantıdan inşallah güzel sonuçlar çıkacağını düşünüyorum. Gençlerle ilgilenen arkadaşlarımızın başarılı hizmetlerini görüyoruz. Bizim arkadaşlarımızın dokunduğu gençlerin gerçekten hayatı algılamada hemen belli bir değişikliğe kavuşmuş olmalarını duymaktan ve görmekten çok büyük mutluluk duyuyoruz” ifadelerini kullandı. </p> <p style="text-align: justify;">Gençlere yönelik hizmetlerde şikâyet ve sızlanma olmaması gerektiğini söyleyen Yılmaz, “Câhiliye inançlarının terkini sağlamak tahliye; insanları İslâm’a çağırmak tasfiye; dünya ve âhiret mutluluğuna erişmenin yolları anlatmak tecliyedir. Tahliye, tasfiye ve tecliyeyi geliştirip gençlerimize ulaşmanın derdinde olmalıyız. Bu derdinizle insanların dertlerine deva olun. Bu hizmetlerde asla şikâyet yok, sızlanma yok, çare ve çözüm var. Gençlerimiz sizlerden şikâyet ve sızlanma değil, çare ve çözüm bekliyor. Biz de onu bekliyoruz. Onun için olaylara bakarken mutlaka pozitif bakmaya, bardağın dolu tarafından bakmaya çalışarak yürürseniz daha iyi sonuç alırsınız. Böyle bakarsanız bugüne kadar yaptığınız gibi bundan sonra da yapmaya devam edersiniz” diye konuştu. <br /> </p>