<p style="text-align: justify;"><strong>Hicretten 47 yıl önce dünyaya gelen Hz. Osman’ın babası Affan b. Âs, annesi ise Ervâ’dır. Gençliğinde babasının yanında ticaretle uğraşmakta, İslâm öncesinde Mekke’nin önemli tüccarları arasında bulunmaktaydı. O, İslam’a ilk girenlerdendir. Allah Resûlü’nün kızı Rukiyye ile evlenerek Nebi’nin yakın akrabası olmuştur. Ayrıca Rukiyye’nin vefatından sonra Ümmü Gülsüm ile de evlenerek Hz. Peygamber’e iki defa damat olma şerefine nail olan bir sahabedir. Bu sebeple kendisine Zi’n-nureyn (iki nur sahibi) lakabı verilmiştir.</strong></p> <p style="text-align: justify;">Hz. Osman’ın birçok güzel özelliği yanında en öne çıkan yönü cömertliğidir. Müslümanlar için yardım talep edildiğinde en büyük mâli destek genellikle ondan gelmiştir. O, artan nüfusa yeterli gelmeyen Mescid-i Nebevi’nin genişletilmesi işini tek başına üstlenmiştir. Hicretten sonra yaşanan kıtlık sebebiyle bir Yahudiye ait olan Medine’nin tek tatlı su kaynağı Rume kuyusunu yüksek bir ücret ödeyerek satın alması ve Müslümanların kullanımı için vakfetmesiyle de (Buhârî, Müsâkāt, 1) Peygamberimizin övgüsüne mazhar olmuş ve kendisine cennette bu kuyudan daha güzel bir su kaynağı verileceği müjdesine nail olmuştur (Buhârî, Müsâkāt, 1, 74).</p>