<p style="text-align: justify;"><strong>Aile İçi Şiddetin Önlenmesi Paneli</strong></p> <p style="text-align: justify;"><strong>Erzurum İl Müftülüğü Konferans Salonu</strong>’nda gerçekleştirilen panel, İstanbul Fatih Camii Baş İmam Hatibi Hafız <strong>Bünyamin Topçuoğlu</strong>’nun Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.</p> <p style="text-align: justify;">Moderatörlüğünü İl Müftüsü <strong>Hasan Hüsnü Sula</strong>’nın yaptığı panele, Diyanet İşleri Başkanlığı Diyanet İşleri Uzmanı <strong>Mustafa Irmaklı</strong> ile Erzurum Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Sosyal Hizmet Uzmanı <strong>Ömer Çokgören</strong> konuşmacı olarak katıldı.</p> <p style="text-align: justify;">İl Müftüsü<strong> Sula</strong>, panelin açılışında yaptığı konuşmada şunları kaydetti:</p> <p style="text-align: justify;">“Toplumun neresinde bir sorun varsa <strong>Diyanet İşleri Başkanlığı</strong>mız oradadır ve ilgili kurumlarla iş birliği içerisinde programlar tertip etmektedir. Bugün de burada Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile aile hayatı ve aile içi-dışı şiddet konularının görüşüleceği bir paneli gerçekleştireceğiz.</p> <p style="text-align: justify;">Bildiğiniz üzere toplumun çekirdeği ailedir ve aile sağlam olursa toplum sağlam olur; aile iyi ve huzurlu olursa toplum da aynı şekilde huzurlu olur. Eğer aile içinde huzur, saadet, muhabbet, meveddet varsa dünyanız da cennet ahiretiniz de cennet olur, ama ailede şiddet, sıkıntı, birbirinin hukukunu gözetmeme varsa dünyanız da ahiretiniz de nar olur, cehennem olur. İşte bugün bizler de toplumumuzun önemli bir sorunu haline gelen şiddet konusunu dinî, ahlakî, sosyolojik açıdan ele alacağız.”</p> <p style="text-align: justify;">Sonrasında kürsüye gelen Diyanet İşleri Uzmanı <strong>Mustafa Irmaklı</strong> şunları söyledi:</p> <p style="text-align: justify;">“Gönül isterdi ki şiddet üzerinden konuşmak zorunda kalmayalım, ama maalesef bir gerçeklikle karşı karşıyayız. Hatta öyle ki yaşadığımız yüz-yüz elli yılı bir iki kelimeyle tanımlamak durumunda kalsak, adeta bir şiddet çağında yaşıyoruz diyebiliriz. Yani şiddet ve bunalımlar çağındayız. </p> <p style="text-align: justify;">Esasen bu sadece bizim ülkemizin değil, bu çağın bir meselesidir, küresel bir problemdir. Peki neden böyle oldu? Çünkü son yüzyılda dünya merhameti kaybetti. Merhametin kaybolduğu yerde şiddet başlar. Bu çağ merhameti önemsemedi, değerlere ihtiyaç yok dedi, soyut şeyler üzerinden vakit geçirmenin anlamı yok dedi. İnsanı maddeye kilitledi, dolayısıyla bizler de bunalımlar çağında, şiddet sarmalında bir hayata mahkûm olduk.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>“Aileyi hesaba katmadan iyilik, güzellik adına bir hayat inşa edemeyiz”</strong></p> <p style="text-align: justify;">Bugün şiddet konusunu aile özelinde konuşacağız. Çünkü bu meselenin en hassas noktasının aile olduğunu, çözüm merkezinin aile olduğunu düşünüyorum. Aileyi yok sayarak ne şiddet sorununu çözebiliriz ne de merhamet dünyasını kurabiliriz. Aileyi hesaba katmadan iyilik, güzellik adına bir hayat da inşa edemeyeceğiz. Bunun için ailede asli değerlerimizle buluşmamız gerekmektedir.”</p> <p style="text-align: justify;">Sosyal Hizmet Uzmanı <strong>Ömer Çokgören</strong> ise şiddet ve tanımı, şiddetin türleri, nedenleri ve aile içi şiddet konusunda neler yapılabileceği konularında bilgiler verdi.</p> <p style="text-align: justify;">Program sonunda konuşmacılara teşekkür eden panel moderatörü ve İl Müftüsü <strong>Hasan Hüsnü Sula</strong>, paneli şu sözlerle sonlandırdı:</p> <p style="text-align: justify;">“Şiddet bir kuvvet göstergesi değil, bir zaafiyet göstergesidir; pehlivan gibi güçlü olabilirsiniz fakat merhametiniz ne derece yüksekse o derece değer kazanırsınız.”</p>