<p style="text-align: justify;"><strong>11 Temmuz 1995'de Srebrenica'da genç, yaşlı, çocuk, kadın, erkek demeden 8 binin üzerinde insanın katledişinin 25. yılı için düzenlenen anma programına, DİTİB Genel Başkan Vekili Ahmet Dilek, DİTİB Federal Gençlik Birliği Başkanı Başkanı Furkan Karaca ve Gençlik Koordinatörü Eyüp Kalyon, IGBD Gençlik Birliği Başkanı Medin Kovacevic ile 100’ün üzerinde gençlik kolları üyeleri katıldı. </strong></p> <p style="text-align: justify;">DİTİB’in evsahipliğinde Köln Merkez Konferans Salonu’nda gerçekleşen anma programı Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. </p> <p style="text-align: justify;">DİTİB Federal Gençlik Birliği Başkanı Furkan Karaca ve IGBD Gençlik Birliği Başkanı Medin Kovacevic günün anlam ve önemine ilişkin yaptıkları konuşmalarda, Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Srebrenitsa’yı yaşanan en büyük katliam olarak nitelendirerek, 25. yıl dönümü kapsamında Srebrenitsa Soykırımı’nda yaşamını yitirenleri rahmetle andılar.</p> <p style="text-align: justify;">Programa katılan DİTİB Genel Başkan Vekili Ahmet Dilek ise, bu soykırımın ardından sadece kurbanların ailelerine ya da Bosna toplumuna değil, tüm insanlığa başsağlığı dilediklerini söyledi.</p> <p style="text-align: justify;">Srebrenitsa Soykırımı aradan 25 yıl geçmesine rağmen kurban yakınlarının ve Boşnak halkının kapanmayan yarası olarak kalmayı sürdürdüğüne vurgu yapan Dilek konuşmasının devamında, birlik ve beraberlik mesajı vererek, şunları söyledi: "Bizler, bir insanı yaşatmanın bütün insanlığa can vermek olduğunu bildiren, insanları yok etmekle değil, yaşatmakla sorumlu tutan bir dinin mensuplarıyız. Bizler, masum bir insanın canına kıymanın bütün insanlığı öldürmeye eşdeğer olduğunu bildiren İslam Peygamberi Hz. Muhammed (sas)’ın ümmetiyiz. Acının, hüznün ve gözyaşının dili yoktur. Çünkü şiddet kullanılarak hayatlarına son verilen her kişi, arkasında derin yaralar bırakmıştır. Allah böylesi vahşetin tekrarından bizleri ve tüm insanlığı korusun. Toplumun barışçıl bir unsuru ve parçası olarak her dini camaatin sorumluluğu vardır. Birbirimize karşı sorumluluklarımız vardır. Konuşurken seçtiğimiz kelimelere ve hitabetimize dikkat ettiğimiz gibi davranışlarımıza da dikkat etmemiz gerekiyor. Aksi durumda topluma kin yayabilir veya başkalarının kin yaymasına seyirci kalabiliriz. Birlikte kin ve teröre karşı durmalıyız. Mağdurları da asla unutmayacağız ve unutturmayacağız. Ancak bu şekilde acımızı dindirebilir, teselli olabilir ve birbirimize güç verebiliriz. Allah hepimize hayatımızda çoğu zaman unuttuğumuz şeyler olan insan sevgisi, güç, sabır ve bilgelik versin. Allah merhumlara rahmet eylesin.”</p> <p style="text-align: justify;">Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Almanya genelinde hazırlanan bu haftaki Cuma hutbesinin başlığı “Bir Utancın Yıldönümü: Srebrenitsa Soykırımı” oldu.</p> <p style="text-align: justify;">Cuma günü okunan hutbede, “Bundan tam 25 yıl önce, yani 11 Temmuz 1995 tarihinde, Avrupa’nın orta yerinde, Bosna-Hersek’’in Srebrenitsa kasabasında, büyük bir soykırım yaşandı. Resmî rakamlara göre, kadın-erkek, genç, yaşlı ve çocuklardan oluşan yaklaşık 8.400 civarında Bosnalı Müslüman, Sırp askerleri tarafından hunharca katledildi ve cesetleri parçalanarak topluca çukurlara gömüldü. Üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen o günlerde yaşanan büyük acılar hâlâ tazeliğini koruyor. Öncelikle insanlığa karşı işlenen bu büyük soykırımı lanetliyor ve dünya milletlerinin bu ve benzeri olaylardan ders çıkarmalarını temenni ediyoruz. Hayatlarını kaybedenlere de Allah’tan rahmet ve mağfiret diliyoruz” vurgusu yapıldı.</p>