<p style="text-align: justify;"><strong>Büyük İslâm âlimi İmam Gazzâli, İran’ın Tûs şehrinde esnaf bir babanın çocuğu olarak dünyaya geldi. İlim aşığı olan babası, evladının iyi bir tahsil yapması için bütün imkânlarını seferber etti. Tûs şehrinin hocalarından Kur’ân-ı Kerîm, Arapça, aritmetik ve temel dinî bilgiler tahsil etmesini sağladı. Parlak bir öğrenci olan Gazzâlî, bundan sonraki ilim serüvenine beş yıl süreyle Cürcan şehrinde devam etti.</strong></p> <p style="text-align: justify;">Cürcan’da hocalarından her öğrendiğini defterlere kaydeden Gazzâlî, bir kervana katılarak baba memleketine doğru yola çıktı. Kervan yolda eşkıyaların saldırısına uğradı. Eşkıya reisi kılıcını çekerek, genç Gazzâlî’ye “devendeki bütün yükü boşalt” diye emretti. Gazzali defterlerini göstererek, “Bunlar benim ömrümün sermayesi. Cürcan’a sırf bunları elde etmek için gittim. Her şeyimi al, bari onları bana bırak” diye yalvardı. Eşkıya “İlmini develere yüklediysen vay haline!” diyerek onunla alay etti ve defterlerini geri verdi.</p> <p style="text-align: justify;">Bu olaydan sonra Gazzâlî, öğrendiği her şeyi kâğıtlardan önce zihnine kazımayı prensip haline getirdi.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>SÖZÜN ÖZÜ</strong></p> <p style="text-align: justify;"><em>İhtiyarlık, gençliğin sonu ve neticesidir. Netice ise, başa bağlıdır. Gençliğini iyi geçirenin, ihtiyarlığının da iyi geçeceği umulur.</em></p> <p style="text-align: justify;"><em>Molla Cami</em></p>