<p style="text-align: justify;"><strong>İstanbul genelinde sürdürülen “Sabah Namazı Buluşmaları” programları kapsamında Pendik Kaynarca Merkez Camii'nde gerçekleşen programda konuşan İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz İslam dünyasının her yöresinde ve her yerinde kan, gözyaşı ve hüzün olduğunu ancak karamsar tablonun yavaş yavaş dağılmaya başladığını söyledi.</strong></p> <p style="text-align: justify;">Türkiye'deki uyanış ve Müslümanların ayağa kalkmasıyla İslam dünyasındaki karamsar tablonun dağılmaya başladığını ve ümidin yeşerdiğini ifade eden Prof. Dr. Yılmaz, "Uzak Doğu ve Orta Doğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde, nerede kan ve gözyaşı varsa Müslümanların bulunduğu yerler oldu buralar. Demek ki, bizim bir eksiğimiz, bir kusurumuz, ihmal ettiğimiz bir şeyler var. Ancak son zamanlarda Türkiye'deki uyanış,<strong> İslam dünyasına yeni ümitler kazandırarak bakışların Türkiye'ye yönelmesini sağladı.</strong> Türkiye'de İslam'a, Kur'an-ı Kerim'e sahip çıkılması, insanların davalarına sarılması, bütün İslam dünyasına ümit vermektedir" diye konuştu.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>"Yetişmiş insanı olan toplumlar hürdür"</strong><br /> </p> <p style="text-align: justify;"><strong>Bir medeniyetin kalıcılığı ve güçlülüğünün, onu taşıyacak nesillere sahip olmasından geçtiğini vurgulayan</strong> Prof. Dr. Yılmaz şöyle devam etti: "Medeniyetimizi sahiplenecek gençleri yetiştirmek ve onları geleceğe taşımak gibi bir sorumluluğumuz var. Köle milletlerle hür milletler arasında bir dirhem farkı vardır o da yetişmiş insandır. Yetişmiş, davasına sahip, ileri ufuklara bakabilen nesilleri olanlar, hürdür, özgürdür ve ülkesinde söz sahibidir. Yetişmiş insanı olmayan milletler ve toplumlar ise başkalarının esaretine, hegemonyasına düşmeye mecbur ve mahkûmdur. Dolayısıyla yetişmiş insan sayısını artırmak, davasına sahip çıkan, hedefleri olan, milletine sahip çıkan nesiller yetiştirmek, her milletin beka mücadelesidir. Bâki olmak, bu dünyadan kalmak istiyorsak yeni nesilleri kendi inanç değerlerimizle yetiştirmek gibi bir sorumluğumuz var."</p> <p style="text-align: justify;">Eskiden çocukları yetiştiren, onlara istikamet verenin, anne ve babalar ile okullarındaki öğretmenler olduğunu, şimdilerde ise çocukları sosyal medyanın yönlendirdiğini dile getiren İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Yılmaz, "Çocuklarımızın, gençlerimizin önüne modeller koymak gerekiyor. İslamî güzellikleri, hakikatleri önce kendimize sonra çocuklarımıza kazandırmak gibi bir görevimiz var. Bunun yapılacağı en güzel yer elbette ki mabetlerdir. Tarih boyunca İslam toplumu, mabetlerimizde dokunmuştur. Camiler, inancımızın, eğitimimizin ve kültürümüzün paylaşıldığı en güzel mekânlar olmuştur. Onun için camilerde buluşmak önemlidir." ifadelerini kullandı.</p> <p style="text-align: justify;"><strong>"Gençlere sahip çıkın" </strong></p> <p style="text-align: justify;">Yılmaz, gençlere hayatın öğretilmesi, <strong>dini değerlerin aşılanması ve neticede kendi değerlerinin kıymetini bilen nesillerin yetiştirilmesi amacıyla</strong> "Sabah Namazı Buluşmaları"nı gerçekleştirdiklerini, bunu çok önemsediklerini vurguladı. </p> <p style="text-align: justify;">Gençlerin hem dünya hem de ahiret değerlerini tanımaları gerektiğine dikkati çeken Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:</p> <p style="text-align: justify;">"Gençlerimizin örnek şahsiyetler olmaları ve bu toprakların asıl sahipleri olduklarını idrak etmeleri gerekiyor. Gençlerde fıtrat gereği adanmışlık ruhu var. Davaları, inançları, arkadaşlıkları adına fedakârlıkları olgun, yaşı ilerlemiş insanlara göre daha fazladır. Gözleri daha karadır. Bu gözü karaları, imanlarına, irfanlarına göre yönlendirmek büyüklere düşüyor. Onun için her buluşmamızda 'Gençlere sahip çıkın.' diye haykırıyoruz." </p> <p style="text-align: justify;">Program, İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz'ın yaptığı dua ve gençlere ikramla sona erdi.</p>