<h3 style="text-align: justify;"><strong>Adnan Oktar organize suç örgütü davasına ilişkin mütalaada, Adnan Oktar'ın 150 yıldan 1365 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.</strong></h3> <p style="text-align: justify;"><strong>Adnan Oktar</strong> grubuna yönelik soruşturma kapsamında <strong>2 bin 566</strong> <strong>dijital</strong> <strong>materyal</strong>, 1 milyon 500 bin lira, <strong>96 tabanca </strong>ve<strong> 23 tüfek</strong> ele geçirildi.</p> <p style="text-align: justify;">Operasyon kapsamında hazırlanan polis fezlekesinin 2 bin 100 sayfa olduğu, yaklaşık 2 yıl süren çalışma kapsamında 17 mağdur çocuk ve çok sayıda kadının ifadesinin alındığı öğrenildi. Oktar'a ifadesinde 353 soru sorulduğu ve şüphelinin 164 sayfa ifade verdiği aktarıldı.</p> <p style="text-align: justify;">Bu arada, soruşturma kapsamındaki operasyonlarda, 2 bin 566 dijital materyal, 1 milyon 500 bin lira, 96 tabanca ve 23 tüfek ele geçirildi.</p> <p style="text-align: justify;">Dijital materyallerde yapılan incelemelerde çok sayıda gizli çekilmiş cinsel içerikli videonun bulunduğu ileri sürüldü.</p> <h3 style="text-align: justify;"><strong>- Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş yıllar önce uyarmıştı</strong></h3> <p style="text-align: justify;">2018 yılında gazete temsilcileriyle buluşmasında, o dönemde henüz tutuklu olmayan Adnan Oktar'la ilgili kamuoyunda rahatsızlık oluşturan birtakım olaylar hakkında Başkan Erbaş'a sorular yöneltilmişti.</p> <p style="text-align: justify;">Kendisine ait olduğu iddia edilen bir televizyon kanalında dini sohbet adı altında düzenlenen programda, İslamla bağdaşmayan görüntüleri kamuoyunda tepkilere neden olan Adnan Oktar hakkında gazetecilerin sorularına cevap veren Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş:</p> <p style="text-align: justify;">"Bu kişi vaktiyle Yahudilik, masonluk kitabını hazırlayan bir grubun başındaydı. O kişi şimdi kendisi mason olduğunu söylüyor. Tamamen akli dengesi herhalde bozulmuş. Yahudi ve masonlara hakaretten ceza aldı, şimdi öyle. Cezaevinde yatış sebeplerinden birisi de Atatürk’e hakarettir. Ben çok iyi biliyorum, Atatürk’e hakaretten cezaevinde kaldı ama şimdi en büyük Atatürkçü olarak kendisini söylüyor. Yani dengesi bozulmuş bir insan.</p> <p style="text-align: justify;">Biz bunun doğru olmadığını her vesileyle söylüyoruz ama o televizyonu kapatma yetkisi Diyanet İşleri Başkanlığında değil ki. Yetki kimdeyse onun kapatması lazım. Böyle bir şey olabilir mi? Yani 'inşallahlar, maşallahlar' havada uçuşuyor, işte dini birtakım referanslar ve orada dansöz oynatıyorsun. Böyle bir şey olabilir mi?" değerlendirmesinde bulunmuştu.</p>