“Cami ve Hayat” temalı konferansa; konuşmacı olarak Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ramazan Muslu katıldı.
Kuranı Kerim tilavetiyle başlayan programda kouşan il müftüsü Mehmet “Yüce dinimiz İslam’ın Kur’an ve sünnetten ileri gelen değerlerinin hayata dönüşmesinde camiler tarih boyunca önemli görevler icra etmiştir. Bu yönüyle camiler, bizlere ufuk çizip yön tayin eden vahyin ve nebevi istikametin doğru anlaşılıp en güzel şekilde yaşanan bir hayata dönüşmesinde aktif rol almaktadır. Camiler, insanlığın huzur bulduğu, hüznünü ve sevincini Rabbine haykırdığı kutsal mabetlerimizdir.” dedi.
Programa konuşmacı olarak katılan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ramazan Muslu “Bütün güzelliklerin ve ahlaki erdemlerin en büyük ve en güzel temsilcisi olan Allah Resulü, şehirlerin anası Mekke’den Medine’ye hicretle Yesrib’i medenileştirerek tarihin en büyük ahlak ve hukuk dönüşümüne imza atmış ve bu milat; bilgi, hikmet ve marifet yurdunda doğup iman ve ahlakla gelişen muhteşem medeniyetimizi şekillendirmiştir.” ifadelerini kullandı.
Hicret sonrası ilk iş olarak Hz. Peygamber’in Medine’ye varır varmaz bir mescit inşa ettirmiş olmasının oraya İslam’ın mührünün vurulması açısından oldukça önemli bir hadise olduğuna dikkati çeken Muslu “Zira mescit, mümin bilincini inşa etmek, gönülleri imar etmek, zihinleri beslemek, birlik-beraberlik ve kardeşliği pekiştirip sevgi ve dayanışma bağı kurmak, imanın ve İslam’ın toplumsal boyutlarını yaşanır kılmak için muazzam bir imkândır. Bu itibarla, kalabalıkları nitelikli birer topluluk hâline dönüştürecek, kardeşlik iklimini tam manasıyla derinden yaşatarak iman kardeşliğinin her şeyden üstün olduğunu ihsas ettirecek biricik mekânın camiler olduğunu ifade etmek gerekir.” şeklinde konuştu.
- Din görevlileri Peygamber Efendimizin mihrap ve minberinin varisleridir.
Din Görevlilerinin ifa ettikleri vazife itibariyle Peygamber Efendimiz ’in (s.a.s.) mihrap ve minberinin varisleri olduğuna işaret eden Muslu “Din görevlisi ve gönüllüsü hocalarımız görevlerinin kendilerine yüklemiş olduğu sorumluluğun bilincinde yaşayarak hayatının her anını Peygamber Efendimizin (s.a.s.) varisi olduğumuzu idrak ederek yaşamalıyız.” dedi
