"Ağacı yontmak suretiyle kabartma şekiller yapma sanatı" olarak tanımlanan naht ile çeşitli figürleri ahşaba işleyen din görevlisi Hasip Çelik, az sayıda kişinin eğitimini aldığı sanatın gelecek nesillere aktarılması için gayret gösteriyor.

Din görevlisi Çelik, naht sanatı ile ilgili sergiler açıyor, talepler doğrultusunda eğitim veriyor. 

Evinin bir bölümünü atölyeye çeviren Çelik, şimdiye kadar 300 eser ortaya koydu ve çok sayıda sergi açtı.

Diyanet Haber'e konuşan ve "günümüzde sabır gerektiren naht sanatının çok az kişi tarafından icra edildiğini ve yaşatılmaya çalışıldığını" dile getiren İmam Hatip Çelik, naht sanatı ile tanışma hikayesini şöyle anlatıyor:

"Ahşap oyma sanatına arkadaşımda görerek merak saldım ve 1995 yılında başladım. Kendi kendime, yayınlardan istifade ederek öğrendim, kimseden destek almadım. Baktım elim bu işte tecrübe kazandı, kendimi bu işe adadım ve 25 yıldır devam ediyorum. Şimdiye kadar 300 eser ortaya çıkardım. Bu eserlerimiz Mevlid-i Nebi Haftası kapsamında açtığımız bir sergi ile sanatseverlerle buluştu. Bu noktada desteklerini esirgemeyen İl Müftümüz Mustafa Soykök’e teşekkür ediyorum."

Genellikle ayet-i kerimeler ve dini motifler üzerine çalıştığını belirten Çelik, "Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi açılmadan önce yakma tekniği ile Ayasofya tablosu hazırladım. Bu eserimi hazırlarken çok hüzünlendim ve hep dua ettim. Rabbime hamd ediyorum ki Ayasofya artık ibadete açıldı." dedi.

Sanatını gelecek nesillere ulaştırmayı hedeflediğini ifade eden din görevlisi Çelik, "Zaman zaman okulları ve Kur'an kurslarımızı ziyaret edip bu sanatı anlatıyorum. İlgi duyan gençlerimize de öğreterek bu sanatın gelecek nesillere aktarılması için çalışıyorum. Eserlerimden lise ve üniversitede okuyan öğrencilerle nişanlı genç kızlara çeyizleri için hediye ederek onların ilgisini çekmeye çalışıyorum." şeklinde konuştu.

Editör: Mehmet Çalışkan