Emet İlçe Müftülüğü engelli vatandaşlara yönelik bir program düzenledi.

Programda İlçe Müftüsü İsmail Çınar, görme engelli 3 vatandaşa Braille alfabesi ile hazırlanan Kur’an-ı Kerim hediye etti.

Programda konuşan Müftü Çınar, şunları kaydetti:

“Her insan doğuştan bir değer taşır. Sağlıklı olsun, engelli olsun, kadın olsun, erkek olsun her bir insan Allah’ın en kıymetli ve en değerli varlığıdır. Yüce Allah, insanları servetleri, ırkları, renkleri, cinsiyetleri, dilleri, nesepleri, fizik yapıları, engelli veya sağlıklı oluşları acısından değil; iman, yararlı amel, güzel ahlak, yaratana ibadet ve yaratılanlar için yararlı çalışmalar yapıp yapmadıkları acısından değerlendirir. ‘Allah katında en üstün olanınız, O’na karşı en saygılı olanınızdır.’ anlamındaki ayet-i kerime ile ‘Allah sizin suretlerinize ve servetlerinize bakmaz. Fakat kalplerinize ve amellerinize bakar.’ anlamındaki hadis, bu hususu vurgulamaktadır.

- Bedende özür olsa da gönül de özür olmamalıdır

İnsanın varoluşunu anlamlı kılan, onun zihin ve gönül dünyasıdır. Bedende özür olsa da gönül de özür olmamalıdır. Unutulmamalıdır ki görmemeyi eksiklik görmek vicdanı köreltir.

Bizim kültür ve medeniyetimizde engelli olmak, karşılığı cennet olan ağır bir imtihandan geçmektir. Yeter ki engelliler önüne çıkan her engele, Eyüp Peygamberin sabrı gibi bir sabırla dayansınlar. Kerim Kitabımız, Allah’ın görme engelli kulu Abdullah İbn-i Ümmü Mektum’a yüzünü̈ ekşittiği, sırtını döndüğü̈ için Abese suresinde ikaz edilen sevgili Peygamberimizden söz eder. Abdullah İbn-i Mektum, Rasul-i Ekrem (s.a.s.)’in müezzinliğini de yapmış̧ ve Medine’den ayrıldıklarında kendi yerine vekil olarak tayin edilmiştir.

Görme, işitme, konuşma, zihinsel veya ortopedik engelli olsak da önemli olan gönül dünyamızda bir engelin oluşmaması, kalp gözünde bir körlüğün, bir engelin bulunmamasıdır. Çünkü ‘gerçekte gözler değil kalpler (kalp gözleri) kör olur’ buyurulmaktadır.

Rasul-i Ekrem Efendimiz (s.a.s.): ‘Âmâya rehberlik etmen, sağır ve dilsize anlayacakları bir şekilde anlatman, ihtiyacı olanın hacetini tedarik etmesi için bildiğin yere delalet etmen, derman arayan dertliye yardım için koşuşturman, koluna girip güçsüze yardım etmen, konuşmakta güçlük çekenin meramını ifade etmen, bütün bunlar sadaka çeşitlerindendir.” buyurmuştur.

Yüce Rabbimiz zihinlerimizi ve gönüllerimizi engelli eylemesin.”

Editör: Mehmet Çalışkan