"10-16 Mayıs Dünya Engelliler Haftası" etkinlikleri kapsamında İstanbul İl Müftülüğü Engelli Koordinatörlüğünce "Engelsiz Konferans" düzenlendi.
Eyüp İlçe Müftülüğü Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen programda konuşan İl Müftü Yardımcısı Mustafa Yavuz, esas engelliliğin bedenlerde değil yargılarda ve düşüncelerde olduğunu belirterek, "Evreni değerli kılan insandır. Bu değer, şeref ve üstünlük, onun akıl, fikir ve irade ile donatılması, iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, hakkı batıldan, hayrı şerden ayırabilecek yeteneğe sahip olması, ilahi emaneti ve sorumluluğu yüklenmesi, ilahi tekliflere muhatap kılınması sebebiyledir. İnsanın bu üstünlüğü, onun maddi ve fiziki yapısı ile ilgili değil manevi ve ruhi yapısı ile ilgilidir. İnsanı insan yapan, insanı üstün kılan, yücelten hususlar da evrensel içerikli manevi değerlerdir. Bu değerlere sahip olmayan bir kişinin Allah katında bir değeri ve kıymetinden bahsedilemez." dedi.
Ardından kürsüye gelen İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü Müfettişi Dr. Hasan Hüseyin Selvi ise şu ifadelere yer verdi:
"Engellilik; yetersizlik, eksilik ya da özürden çok farklı olarak bireysel farklılıktır. Yetersizlik ya da eksiklik bizim bakış açımızla ilgili bir durumdur. Doğru bir bakış açısı bu hayatı daha anlamlı görüp değerlendirmemizi sağlayabilir. Tabiatta bir eksik ya da kusur yoktur. İnsan yaratılışı gereği mükerrem bir varlıktır. İnsanın kötü söz ya da davranışları eksiliktir ve kusurdur. Engelli bireyleri yetersiz görmek aslında bizim kısır algımızdan kaynaklanmaktadır. Engelli bireyler, yeterli imkanlara sahip olduklarında ve iyi eğitim aldıklarında diğer insanlar gibi kimseye yük olmadan hayatlarını kolaylıkla devam edebilmektedirler. Engelli dostlarımıza kendi yetersiz algımızdan yola çıkarak sadece maddi eksiklerinin giderilmesi ya da sevgi cümleleriyle onları mutlu etme çabamızın artık yeterli olmadığını bilmemiz gerekir. Herkesin işaret dili ile konuştuğu bir toplumda işitme engelliden bahsedilemez. Türkçe’yi bilmeyen bir yabancı ile çat pat anlaşmaya çalıştığımızda onu engelli birey olarak da görmeyiz. Bizden farklı belki de daha iyi özellikleri olan farklı bireyleri, yetersiz olarak algılamak büyük bir yanılgı olsa gerek."
İstanbul Müftülüğü Engelli Koordinatörü Sema Çakır da "Bu kadim kentte amacımız; erişilebilir, ulaşılabilir dini danışmanlık ve rehberlik; camilerimizde engelsiz ibadet, Kur’an kurslarımızda engelsiz din eğitimi, camilerimize, Kur’an kurslarımıza ve müftülüklerimize fiziki şartların düzeltilmesiyle ulaşım ve erişim kolaylığı, Rehabilitasyon/engelliler merkezlerinde, engelsiz yaşam merkezlerinde, sevgi evlerinde, huzurevlerinde, hastanelerde, KYK ve TDV yurtlarında, kadın konuk evlerinde, cezaevlerinde, ilk/orta ve yüksek okullarda da engelli vatandaşlarımıza ulaşarak engellinin olduğu her yerde engelsiz din hizmeti ve eğitimi sağlamaktır." şeklinde konuştu.
Türkiye Bedensel Engelliler Federasyonu görevlisi Gülden Nacar, engelli kardeşi olduğunu belirterek kardeşinin ailelerine birçok güzellikler yaşattığını söyledi, engelli ve engelli yakını olmanın aslında bir yönüyle lütuf olduğunu dile getirdi.
İşitme engelliler için Elif Kaya tarafından işaret diline çevrilen program, Taksim Camii Müezzin Kayyımı Hasan Akıntaş'ın ud eşliğinde icra ettiği ilahi dinletisi ile tamamlandı.
