Hazreti Adem'den itibaren peygamberlerin hayatında önemli hadiselerin yaşandığı, bereket, paylaşma, birlik ve beraberliğin simgesi aşurenin yapıldığı muharrem ayının onuncu günü olan "Aşure Günü" idrak edilecek.

Hazreti Adem'in işlediği günahtan sonra tövbesinin kabul edilmesi, Hazreti İdris'in diri olarak göğe yükseltilmesi, Hazreti İbrahim'in ateşte yanmaması, Hazreti Yakup'un oğlu Yusuf'a kavuşması, Hazreti Eyyub'un hastalıklarının iyileşmesi, Hazreti Yunus'un balığın karnından çıkması ve Hazreti İsa'nın doğumu ve ölümden kurtarılarak göğe yükseltilmesi gibi hadiselerin de bugün yaşandığı rivayet ediliyor.

Aynı zamanda Emevi Devleti'nin ikinci Halifesi Yezid bin Muaviye tarafından hicri takvime göre 10 Muharrem 61'de (10 Ekim 680) Hazreti Muhammed'in torunu Hazreti Hüseyin ve 72 yakınının şehit edildiği "Kerbela olayı" da bugün yaşandı.

Bu olayların muharrem ayının onuncu gününde yaşanmasına büyük önem atfeden Müslümanlar, bugünü nafile orucu tutarak geçiriyor.

Hazreti Nuh ve onun çağrısına uyarak gemiye binenlerin aşure aşı tüketmeleri dolayısıyla Müslümanların aşure yaparak paylaşma geleneği de bugün yaşatılıyor.

"Aşure çevremizde başka insanların da olduğunu hatırlatıyor"

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ali Avcu, İbrahimi dinlerin Aşure Günü'ne değer verdiğini söyledi.

Avcu, muharrem ayında oruç tutmanın farz olmadığını, Hz. Muhammed'in uygulamalarına göre sünnet olduğunu ifade etti.

Aşure uygulamasının İslam öncesi toplumlarına kadar dayandığını bildiren Avcu, Aşure Günü'nün 10 muharreme işaret ettiğini ve bu günde çok sayıda önemli olayın gerçekleştiğine dair rivayetlerin bulunduğunu aktardı.

Aşure Günü'nde önemli haberlerin alındığı, müjdelerin verildiğine ilişkin rivayetler olduğu için Aşure'nin kutlama günü olarak idrak edildiğini belirten Avcu, Kerbela olayından sonra Aşure Günü'nün mateme dönüştüğünü anlattı.

Aşure Günü'nün de içinde olduğu muharrem ayında oruç tutmanın faydalı olacağı tavsiyesinde bulunan Avcu, "Aşure geleneğini devam ettirmemiz gerekiyor. Aşure uygulamasına baktığımızda insanlar komşularıyla diyalog kuruyorlar, pişirdikleri aşureleri dağıtıyorlar. Bu vesileyle komşuluk, yardımlaşma ve kardeşlik ilişkileri gelişiyor. Bunların hepsi güzel İslami hasletler." dedi.

Aşurenin güzelliklere ve hayra vesile olduğunu vurgulayan Avcu, "Aşureyi kaynatırken ve dağıtırken belli süreler ve dualar okunduğu için bu Allah'ı anmaya da vesile oluyor. Özellikle Alevi kardeşlerimiz arasında bu dua ve zikrin çok daha fazla arttığına şahit oluyoruz. Bireyselleştiğimiz ve yalnızlaştığımız bu çağda aşure bize insan olduğumuzu, çevremizde başka insanların ve kardeşlerimizin de olduğunu hatırlatıyor." diye konuştu.

Editör: Mehmet Çalışkan