Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile başlayan programda konuşan Vali Yardımcısı İsmail Soykan  “Mescit ve camilerimiz hem Allah’a ibadet edilen hem de ilim ve hikmet öğrenilen şerefli mekânlardır. Allah katında en makbul yerler olan camiler, içinde Rabbimizin adını andığımız, kulluğumuzu, dualarımızı, niyazlarımızı O’na arz ettiğimiz mukaddes yerlerdir. Toplum olarak birbirimize sıkıca kenetlenmenin en önemli kaynağı olan camilerimizde hizmet veren din görevlilerimiz ise ibadetlerimizi yerine getirmede, dini konularda bizlere rehber olurlar. Bu vesile ile Camiler ve Din Görevlileri Haftasını tebrik ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Cami ve Hayat (Toplumun İnşasında Caminin ve Din Görevlisinin Rolü) başlıklı konferans için kürsüye gelen Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş, yapılan ilk mescidin takva üzerine kurulduğunu dolayısıyla yeryüzünün imarı ile görevlendirilen insanın ilk önce kalbini, imarın karargâhına asılı tutması gerektiğini belirtti.

Müslüman toplumların manevi imarının mescitlerden başladığını ve bu imarı gerçekleştirecek olanın ise din görevlileri olduğunu belirten Keleş, bunun çok zorlu bir iş olduğunu, samimiyetsizliği asla kaldırmayacağının altını çizdi.

Dr. Keleş, konuşmasının devamında camilerin hayatın merkezi olduğunu ve bütün yolların oraya çıktığını belirterek camilerin nasıl olması gerektiğini sıraladı. Keleş “Öyle bir cami olmalı ki bütün işlevlerini yerine getirebilecek donanıma sahip olmalı, her yönüyle insanı kuşatmalı ve huzur vermeli. Hiç kimseyi geri çevirmemeli. Her ne olursan ol gel demeli. Ona yönelen hiç kimsenin ayağı geri gitmemeli, rahmetin kaynağının evi olduğunu ortaya koymalı. Allah’ın evi Beytullah olarak herkesi bağrına basmalı kimseyi dışlamamalı. Öyle bir cami olmalı ki imamı bilge, önder, örnek ve emin olmalı. Öyle bir cami olmalı ki herkes için rahmet bir cemaati olmalı. Sevgi ile birbirine bağlı, bir vucudün uzuvları gibi birinin derdi hepsinin derdi olan, islam kardeşliğinin tam anlamıyla yaşandığı bir cemaat. Öyle bir cami olmalı ki madden ve manen mamur olmalı, her daim melekler kuşatmalı orayı, her daim huzur ve sekine inmeli oraya, öyle bir cami olmalı ki huzur iklimi olmalı.” şeklinde konuştu.

Camilerin mihrabı ile mabed, kürsüsü ile mektep, minberi ile devlet, minareleri ve okunan ezanları ile hürriyet olduğunu dile getiren İl Müftüsü Bekir Gerek ise yaptığı selamlama konuşmasında “Camiler tüm insanlığın ortak noktasıdır. Hayatın merkezinde, hayat camilerin merkezindedir. Camiler haftası denince tüm yeryüzündeki mabetler, din görevlisi denince Hz. Peygamber’in kürsüsünde, minberinde, mihrabında onun bize bıraktığı manevi mirası bizlere ulaştıran din adamı, irfan adamı, hizmet eri, gönül insanı hocalarımız akla gelir. Öyle ki doğumdan ölüme kadar hocalarımız hayatın her anında bizlerle beraberdir.” dedi.

Tüm din görevlilerinin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını tebrik eden Müftü Gerek, teşrifleri dolayısıyla başta DİB Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleşe, Vali Yardımcısı İsmail Soykana ve tüm davetlilere teşekkür etti.

Program, Camiler ve Din Görevlileri Haftası münasebetiyle düzenlenen yarışmalarda dereceye giren din görevlilerine, son bir yıl içerisinde yüksek lisans ve dini yüksek ihtisas merkezinden mezun olanlar ile kompozisyon ve şiir yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödüllerin verilmesi ile sona erdi.

Yunus Emre Kültür Merkezinde düzenlenen programa Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş, Vali Yardımcısı İsmail Soykan ve eşi, Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal, Adli Yargı Adalet Komisyon Başkanı Osman Soydal, Emniyet Müdürü Engin Dinç, Odunpazarı Kaymakamı Turgay Hakan Bilgin, İl Müftüsü Bekir Gerek, İl Müdürleri ve çok sayıda davetli katıldı.

Editör: Mehmet Çalışkan