Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş, Amerika Birleşik Devletleri programı kapsamında Amerika Diyanet Merkezi'nde düzenlenen ve Amerika’nın farklı eyaletlerinden çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi, akademisyen ile ilim adamının katılımıyla gerçekleşen toplantıya katıldı.

Dr. Ekrem Keleş toplantıda yaptığı konuşmada, İslam dünyasının yaşadığı sıkıntılara değindi.

FETÖ/PDY ve DEAŞ terör örgütleri konusunda Amerika’da yaşayan Müslümanlara uyarılarda bulunan Keleş, bu terör örgütlerinin dinî söylemlerinde her türlü istismar örneklerini referans alarak genç dimağları etkilediğini vurguladı.

Dr. Keleş, gençleri bu tür yanlış düşüncelerden korumanın en etkin yolunun, dini, sahih kaynaklardan öğrenmelerinin sağlanması olduğunu ifade etti. Bunun başarılması halinde gençlerin bu örgütlerin tuzaklarına düşmelerinin engelleneceğinin altını çizen Ekrem Keleş,  FETÖ/PDY ve DEAŞ hakkında Din İşleri Yüksek Kurulunca hazırlanan raporlara da değinerek bu örgütlerin zehirli fikirlerini ortaya döken raporun ABD genelinde İslam toplumlarıyla paylaşılması gerektiğini vurguladı.  

Artık kaybedecek hiçbir gencimiz kalmadı

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş,  "din eğitimi konusunda genç Müslümanlar için nasıl bir metot izlenilmesi gerektiği" sorusunu ise “Artık kaybedecek hiçbir gencimiz kalmadı. Hiçbir ayrım yapılmadan gençlerimizin elinden tutulması gerekiyor. Yeni nesil gençler, kendilerine ders verir nitelikte, yargılayıcı telkinlerde bulunulmasından hoşlanmıyor. Bunu göz önünde bulundurmalıyız." şeklinde yanıtladı.

Keleş, Müslüman liderlere yaptığı çağrıda ise İslam dünyasının, omuz omuza vermek ve ümmet bilinciyle hareket etmek suretiyle, bir an önce yeniden ihtişamlı günlerine dönerek insanlığı içine düştüğü kriz ve kaostan kurtarmak için büyük bir aşkla çalışması gerektiğini vurguladı.

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş,  Amerika’da yaşayan Müslümanların sıkça karşılaştığı aidiyet sorunlarına ve İslamofobik saldırılara ilişkin bir soruya ise şöyle cevap verdi:

"Birlikte hareket edildiği sürece Amerikalı Müslümanlar aidiyet sorunlarından ümmet bilinci ve sağlam temellere oturmuş İslami cemiyet yapılanmasıyla kurtulacaktır. İslam’ın ilk yıllarında karşı karşıya kaldığı büyük baskı ve zulme rağmen hızla yayılması bize en güzel örnektir. İslam’ın Amerika’da geleceğinin Allah’ın izniyle parlak olacağı yönünde büyük bir umut beslediğimi de ifade etmek isterim."

Editör: Mehmet Çalışkan