Diyanet İşleri Başkanlığı Konferans Salonunda düzenlenen “2018 Yılı Yaz Kur’an Kursları Açılış Programı”na, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın yanı sıra Başkan yardımcıları, Başkanlık merkez teşkilatı personeli, din görevlileri, Kur’an kurslarında eğitim alan öğrenciler ve veliler katıldı.
Program, Keçiören Müftülüğü’ne bağlı Abdurrahman Gürses Kur’an Kursu’ öğrencisi Mushab Can Işık’ın Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Ardından katılımcılara hitap eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Kur’an kurslarının önemine vurgu yaptı; “Yaz Kur'an Kursları sayesinde çocuklarımız, doğru bir yöntem ve bilgi ile dinimizi tanıyacaklar. Böylece din istismarının önemli bir sorun olarak karşımıza çıktığı bir dönemde, hem yanlış yönlendirmelerden etkilenmeyecekler hem de ileri yaşlarındaki olası bir manevi boşluğa Allah'ın izniyle düşmeyecekler.” dedi.
“Kur’an-ı Kerim’in En Yüce Öğretmeni Hz. Muhammed (S.A.V.)’dir”
“Sizin en hayırlınız, Kur’an-ı öğrenen ve öğretendir.” Hadis-i şerifini hatırlatan Erbaş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Yavrularımız bu kurslarda, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim ile tanışacaklar, onu okumayı öğrenecekler ve tertemiz kalplerini Kur’an ile koruyacaklar. Nitekim Kur’an’ın en yüce öğretmeni ve güzel ahlakın en büyük temsilcisi olan Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) bir hadislerinde; “Bir kalp ki onda Kur’an yoktur, o harabe bir eve benzer. Bir kalp ki onda Kur’an vardır, o kalp mamur bir eve benzer.” buyurmuştur.
Bu kurslarda çocuklarımız, temel dini bilgileri, ibadetleri ve ahlaki değerleri öğrenecekler. Camiyle, mihrapla, cemaatle, imamla, müezzinle tanışacaklar. Birliği, beraberliği, yardımlaşmayı, kardeşliği, saygıyı, sevgiyi, dürüstlüğü, paylaşma ve dayanışma ahlakını yaşayacaklar. Zira Resûl-i Ekrem Efendimiz: “Hiçbir anne-baba çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir bağışta bulunmamıştır.” buyurmuştur.
Yeryüzüne temiz bir fıtratla gelen çocuklarımızın kendisiyle, toplumla, Rabbiyle barışık, duyarlı sorumluluk sahibi insanlar olarak yetişmesini temin etmek bizim sorumluluğumuzdur. Onların yüce dinimiz İslam’ı ve kitabımız Kur’an’ı ve onun ahlaki ilkelerini öğrenmelerini sağlamak bizim sorumluluğumuzdur. Özellikle insanlığın en güzel örneği Peygamber Efendimiz ve onun hayatı ile tanışmaları bizim sorumluluğumuzdur.
Biliyoruz ki, İslam’ı tanıyan çocuklarımız, yeryüzündeki en yüce idealin, Yaratana itaat ve yaratılanlara merhamet olduğunu öğrenecektir. Kur’an ile tanışan nesiller, insana yakışan en güzel ziynetin, adalet, paylaşma ve yardımlaşma ile dolu bir kalp olduğunu görecektir. Peygamberi tanıyan çocuklar; sevgi, saygı, nezaket, zarafet, hak-hakikat, iyilik, ana-baba, akraba ve yakınlara hürmet ve Kur’an’ın bütün güzelliklerinin yaşandığı örnek bir hayat ile tanışacaktır.”
“Din Eğitiminden Uzak Kalan Çocuklarımızın; Tarihini, Toplumunu, Medeniyetini Tanıması Ve Daha İyi Bir Gelecek İnşa Etmesi Oldukça Zordur”
Çocukların geleceğe en iyi şekilde hazırlanması ve hayatı öğrenmesi için kariyer gelişimi yanında manevi gelişimlerinin de oldukça önemli olduğunu dile getiren Başkan Erbaş, anne ve babaların çocuklarına karşı en önemli görevinin, onlara Rablerini tanıtmak, peygamberini öğretmek ve değerlerini benimsetmek olduğunun altını çizdi.
“Yaz Kur’an kurslarımız, çocuklarımızın karakter gelişimi ve özellikle görerek ve uygulayarak öğrenmeleri açısından önemli bir fırsattır. Zira din eğitiminden uzak kalan çocuklarımızın; tarihini, toplumunu, medeniyetini tanıması ve daha iyi bir gelecek inşa etmesi oldukça zordur.
Yaz Kur’an kursları programı, kitaplar ve materyaller, motivasyon merkezli bir yaklaşımla, çocuklarımızın seviyesini, ilgisini, beklentisini, yaşını, yeteneğini, bilgisini ve bütün özelliklerini dikkate alarak hazırlanmıştır. Çocuklarımızı yoracak, onların tatillerini daraltacak bir program değildir.
Diyanet TV’den canlı olarak yayınlanan açılış programında, Başkan Erbaş’ın cami cemaatinden de bir isteği vardı:
“Değerli cami cemaatimiz, sizlerden özel istirhamım, çocuklarımızın camiye gelmelerine ve camiyi sevmelerine katkıda bulunun. Onları takdir edin. Sizlerin şahsında, namaz kılan bir müminde olması gereken sabır, nezaket ve zarafeti bu sayede görsünler. Onlara nasihat ve emir vermekten çok, örnek olarak yaklaşımda bulunalım.
Bu noktadan hareketle ifade etmeliyim ki, çocuklardan bir yetişkin tavrı beklemeyin. Bırakın camide neşeli olsunlar. Biliyorum camide koşacaklar, gürültü olacak, sabırlı olunuz. Onlara Peygamber Efendimiz gibi davranalım. Onları aramıza alarak beraber namaz kılalım, onlarla arkadaş olalım.”
Ülke genelinde bütün camilerin çocukları beklediğini ifade eden Erbaş; “Sevgili öğrenciler, kıymetli gençler. İster köyde, ister tatilde ister yaylada nerede olursanız olun, minaresini gördüğünüz ezan sesini duyduğunuz her camide ülkemizin her mahallesindeki Kur’an kursunda sizi bekleyen bir yaz kursu var.
“Dünyanın Bütün Çocuklarına Kendi Çocuklarımız Gibi Yaklaşalım”
Başkan Erbaş konuşmasının son bölümünde, yaz Kur’an kurslarında görev alacak personele seslendi:
“Değerli hocalarım, biliyoruz ki, bütün bu saydıklarımız büyük fedakârlıklar gerektiriyor. Ama biz bunları yaparken sadece mevzuatı değil; Kur’an’a, insanlığa ve nesillerimize hizmet gayesini gündemimizde tutarsak hem zorluklarımız kolaylaşır, hem de hizmetimiz bereketlenir; Allah’ın yardımı da bizimle olur.
Yaz kurslarındaki bu sınırlı zaman zarfındaki birinci ve en önemli gayemiz; çocuklarımızın dinimizi, değerlerimizi, Kur’an’ı, Peygamberi, camiyi ve hocayı sevmesidir. Bunun için çocuklarımıza her şeyi öğretme ve her yanlışını düzeltme telaşından çok, onların gönüllerini fethetmeye gayret edelim. En önemli ve vazgeçilmez ilkelerimiz, güler yüzlü olmak, sevdirmek ve sabırlı olmaktır. Dünyanın bütün çocuklarına kendi çocuklarımız gibi yaklaşmaktır.
Bu itibarla, kıymetli öğrencilerimize misafirlerimiz olarak bakalım. Onlarla dost olalım. Bunun milletimiz, geleceğimiz ve ahiretimiz için yapabileceğimiz en büyük güzellik olduğunu asla unutmayalım.”
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, geçtiğimiz hafta yayın hayatına başlayan Diyanet İşleri Başkanlığı Resmi Haber Sitesi; www.diyanethaber.com.tr haber portalinin, başta Diyanet teşkilatı olmak üzere, ülkemize ve milletimize hayırlı olması temennisiyle konuşmalarını tamamladı.
