Sûi zandan hüsnü zanna

Kur’an-ı Kerim’de; “Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.” (Hucurât, 12) buyrularak kötü zanda bulunmak açık ifadelerle yasaklanmıştır. Ayette zannın hepsinden değil çoğundan sakınılması emredilmekte ve zannın bir kısmının günah olduğu bildirilmektedir. Zannın bir kısmı hüsnü zan yani iyi zandır ve günah değildir. İyi zan, sözleri, olayları ve davranışları iyiye yormak, iyi düşünmek ve iyi görmektir. “Kötü zan” ve “iyi zan” tabirleri Kur’an’da geçmektedir. (Feth, 48/12; Necm, 53/28) “Hüsn-ü zan, kişinin kulluğunun güzelliğindendir” (Ebû Dâvûd, Edeb, 89) buyurur Peygamber Efendimiz. Kulluğun hakikatine erebilmiş olmanın göstergelerinden biri olan pek değerli bir haslettir hüsnü zan.

Editör: Mehmet Çalışkan