Lisan-ı Hal

Yurdumuza çok emeği geçmiş olan Tevfik İleri, ailesine yazdığı son mektupta, “Size mal, mülk veya servet bırakmadım. Namuslu, şerefli ve erkek bir ad bıraktım. Bununla iftihar edeceksiniz. Başınız yere bakmayacaktır.” der. On yedi sene memuriyet ve on yıla yakın da farklı bakanlık görevlerini yürütmüş olan bu güzel insan, gerçekten de çocuklarına helal lokmadan daha güzel bir miras bırakılamayacağının en güzel örneği olmuş ve harama el uzatmama konusunda evlatlarına hassas davranmaları gerektiğini bizatihi yaşamı ile göstermiştir.

“Allah’ın size verdiği rızıklardan helal ve temiz olarak yiyin ve inandığınız Allah’tan korkun.” (Mâide, 5/88) Allah Tealâ’nın vermiş olduğu rızıkları ayette buyrulduğu üzere helal ve temiz olarak yemeli, çocuklarımıza da bunu öğütlemeliyiz. Ancak unutmamalıyız ki lisan-ı hal lisan-ı kal’den daha etkilidir. Bu nedenle çocuklarımıza “Haram yemeyin.” demenin yanı sıra bizatihi kendimiz yaşantılarımızdaki hassasiyetimizle onlara örnek olmalıyız.

Editör: Mehmet Çalışkan