İsraf haramdır

Peygamber Efendimizin güzide yaşantısı Kur’an-ı Kerim’in hayata aktarılmış halidir. Dolayısıyla kim Resûl-i Ekrem’in (s.a.s.) yaşantısını kendisine rehber edinirse Allah’a tabi, O’nun sevgisine mazhar olmuş olur. İşte Allah Resûlü (s.a.s.), kendisine iman etmiş olan sahabe-i kiramın Rablerinin rızasına ve sevgisine nail olmaları için onlara daima güzel söz ve tatlı dille öğütlerde bulunmuştur.

Bir defasında Peygamberimiz, abdest alan Sa’d b. Ebû Vakkâs’ın yanına uğramış, bir müddet abdest almasını izlemişti. Derken onun suyu fazlaca kullandığını görünce “Bu ne israf?” diye buyurdu. Sa’d, biraz da hayrete düşerek “Abdestte de mi israf olur?” diye sordu. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.s.), israfın sadece kullanılan şeylerin tükenmesini esas alan bir yaklaşım tarzı olmadığını, kâmil bir mümin olmanın ve Müslüman hassasiyeti oluşturmanın ancak bir bilinç inşa etmekle elde edilebileceğini öğreten şu nasihati yaptı: “Evet, akan bir nehirden bile abdest alıyor olsan, israf olur.” (İbn Mâce, Tahâret, 48)

Editör: Mehmet Çalışkan